Teknik altyapı hizmetinin kiralama yöntemi ile alınmasının planlandığı merkezin şubat ayında faaliyete geçirilmesi hedefleniyor. Alınan kararın ardından hazırlanan yönerge Yüksek Öğretim Kurumu’na (YÖK) sunulacak. YÖK’ün başvuruyu kabul etmesi durumunda alınacak akreditasyon ile 2016 yılında uzaktan eğitim hizmeti Uludağ Üniversitesi’nde başlamış olacak.
‘4 YILLIK ÖĞRENCİ SAYISINI AZALTMAYI HEDEFLİYORUZ’
Konuyla ilgili açıklama yapan Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Ulcay, üniversitenin eğitim kalitesi açısından ideal öğrenci sayısının üzerinde olduğunu söyledi. Ulcay, “2 yıllık meslek yüksekokullarımızda 20 bin civarında öğrenci var. 45 bin civarında lisans öğrencimiz var. 5 bin civarında da master ve doktora öğrencimiz var. Biz master ve doktora öğrenci sayımızı arttırmak, 4 yıllık öğrenci sayımızı azaltmak istiyoruz. Sadece 14 bin öğrencimiz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde okuyor. Yüzde 70 devam zorunluluğu var. Hâlbuki bu fakülte aynı anda ancak 2 bin öğrencimizi alır. Biz yüz yüze ders anlatılmasını gerektirmeyen konularda açık öğretime geçelim. Onun için Açık Öğretim Fakültesi oluşturalım diye alt yapı çalışmasını yapıp önce Uzaktan Eğitim Merkezi için başvurumuzu yaptık. YÖK’ün altyapımızı onaylanması gerekiyor. Eğer bunu birkaç ay içerisinde onaylatırsak, bir sonraki seneye açık öğretim fakültesinde öğrenci sayımızın artmasını ama örgün öğretimdeki öğrenci sayımızın azalmasını istiyoruz. Önce bir stüdyo oluşturacağız. Teknik destekleri kiralama yöntemi ile alacağız. 500 bin liraya mal edilebilecek olan hizmeti bu yöntem sayesinde yarı fiyatına almış olacağız. Çünkü teknoloji sürekli değişiyor. Her sene altyapıyı yenilemek yerine, ilk etapta bu şekilde çalışmaya başlayacağız. İlerleyen zamanlarda öğrenci sayısı arttıkça ve profesyonelleştikçe kendi altyapımızı da kurma şansımız var” dedi.
Nitelik olarak daha kaliteli bir yapıya ancak böyle dönüşebileceklerini vurgulayan Rektör Ulcay, öğretim üyesi sayısını öğrenci sayısından daha hızlı arttırmanın mümkün olmadığını belirtti. Yüz yüze yapılan eğitimlerde öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısının azaltılması gerektiğinin altını çizen Ulcay, “Ancak açık öğretimdeki öğrenci sayısının artmasında bir sıkıntı yok. Dolayısı ile biz öğretim üyesinin zamanını öğrenci ile araştırma ile ve sektör ile geçirmesini istiyoruz. Bu üç zamanında mümkün olduğunca birbirine denk bir şekilde geçirilmesini istiyoruz. Bugün bazı fakültelerde öğrenci sayısının az olmasından dolayı bazı bölümler neredeyse her saat derse giden hocalardan oluşuyor. Buralarda efektif ve kaliteli bir eğitimden söz etmek mümkün değil. Tüm üniversiteler eğitim programına göre olmasını gereken öğretim görevlisi ve olması gereken öğrenci tanımlamasına geçti. Bugün öğretim üyesi sayımız bin 100’lere yakın, öğretim elemanımız ise 2 bin 500 civarında. Bu sayı içerisindeki öğretim üyesi sayısının artması bizim 4 yıllık dönemimizde bu sayıyı bin 400 seviyelerine çekmek ve öğrenci sayımızı da örgün eğitimde daha aşağılara çekmek hedefimiz var. Öğretim görevlisi bu sayede hem öğrenci ile gerçekçi zaman geçirebilecek, hem araştırma yapabilecek hem de sektörüne yönelik çalışmalar yapabilecek. Öğretim üyelerimizin bir ayağı üniversitede iken bir ayağı da sektörün içerisinde olacak” şeklinde konuştu.
Olay