Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Akıncıoğlu, Şanlıurfa’nın hem gıda bakımından hem de ilaç ve kozmetik sanayinde kullanılabilecek çok çeşitli bitki türlerine sahip olduğunu belirterek, “Bunların korunması için çalışmalar yapılacak.” dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğünce yürütülen “Türkiye’nin Bozkır Ekosistemlerinin Korunması ve Sürdürülebilir Yönetimi” projesi kapsamında bir otelde, Şanlıurfa’nın bozkırlarının ekolojik ve ekonomik değerlerinin ele alındığı toplantı gerçekleştirildi.
Toplantıda konuşan Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Akıncıoğlu, 3 yıl önce başlatılan projenin 2018 yılında tamamlanacağını belirtti.
Projede tüm bölgelerin hem yaban hayvanları hem de bitkilerinin tespit edilerek “Nuh’un Gemisi Biyolojik Çeşitlilik Veritabanı”nda kayıt altına alınacağını aktaran Akıncıoğlu, Şanlıurfa’nın biyolojik çeşitliği bakımında zengin bir bölge olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Toy kuşu, ceylanlar, kelaynaklar, sırtlanlar ve yaban hayvanları ile bitkilerden endemik türlerimizden keme mantarı gibi çok çeşitli bitki türlerimizin zengin bir şekilde bozkır ekosistemimizin bulunduğunu biliyoruz. Biyolojik envanter çalışması yaptık. Şanlıurfa gibi biyolojik çeşitliliği zengin bir bölgede çalışmanın ülkemize büyük bir katkı sağlayacağını biliyorduk. Sırtlan, ceylan ve toy gibi yabani hayvan türlerimiz var ve hem de nohut ve yeşil mercimek gibi yabani ırkların da burada hala doğada, tabiatta olduğunu bilmekteyiz. Şanlıurfa hem gıda bakımından çok zengin bir çeşitliliğe hem de ilaç ve kozmetik sanayinde kullanılabilecek çok çeşitli bitki türlerine sahip. Bunların korunması için çalışmalar yapılacak.”
Projenin, Tek Tek Dağları, Kızılkuyu Yabani Hayatı Geliştirme Sahası ile Karacadağ’daki pilot bölgelerde uygulanacağını aktaran Mustafa Akıncıoğlu, “Bu bölgede keme mantarı, toprak altında yetişiyor. Ankara’nın güneyinden Şanlıurfa’ya kadarki bölgede yayılan ‘keme’ dediğimiz mantarın hem ilaç, hem kozmetik sanayinde diğer bitkilerle birlikte kullanılabileceğini değerlendirmekteyiz. Bunun çalışmasını üniversitelerle iş birliği içerisinde yapmaktayız.” diye konuştu.
Fıstığın yabani türlerinin de kentte bulunduğunu anımsatan Akıncıoğlu, “Şanlıurfa Tek Tek Dağları Milli Parkımızdaki bu zenginliğimizi, farkındalıkla birlikte halkımıza duyurmak ve bu zenginlikten halkımızı haberdar etmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
AA