Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sanayi, turizm, inşaat, gayrimenkul ve yenilenebilir enerjide faaliyet gösteren bir grup olarak, söz konusu sektörlerde yatırımlarına devam ettiklerini bildirdi.
Türkiye-Macaristan İş Konseyi Başkanı da olan Polat, eylem planı hazırladıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
”Bu iğrenç olayın hemen arkasından, 2 gün sonra enerji şirketimizin genel müdürüyle Fransa’ya gittik. Fransa’da ortaklarımızdan olan Fransız enerji firması Electricite de France (EDF) ve Kanadalı emeklilik fonu PSP Investments ile olağanüstü toplantı yaptık. EDF, yatırım için dünyada 5 ülke seçiyor. Bunlar Brezilya, Çin, Hindistan ve Kuzey Amerika (ABD ve Kanada). Biz 5’inci ülkenin Türkiye olması için çok uğraştık ve sonunda kabul ettirdik. Tabi bu olay olunca vazgeçmelerinden korktuk. Toplantıda epey uğraş sonunda kararları aynen kaldı. Yani Türkiye yatırım programında kalmaya devam ediyor.”
Dışarıda oluşturulan yanlış algı nedeniyle ortaklarının toplantıda ürkek ve kararsız olduğunu dile getiren Polat, ”Biz uzun uzun Türkiye’deki demokrasinin belki de dünyada ilk defa halk tarafından korunup kollandığını ve bu konuyla ilgili hükümetimizin neler yaptığını anlattık. Türkiye’de yaşanan olayları, yatırım ortamını ve sıkıntılı dönemin bir ay sonra ortadan kalkacağını anlattık. Dolayısıyla ikna oldular.” şeklinde konuştu.
Fransa seyahatinin ardından Macaristan’a da gittiğini anlatan Polat, ”Macar Başbakanıyla görüştüm. Kendisi Türkiye’de demokrasinin yanında, seçilmiş hükümetin ve cumhurbaşkanının destekçisi olduklarını iletti.” dedi.
Avrupa’ya ihracat yapmak için kullandıkları lojistik merkezleri olan Macaristan’da 25 yıldır bulunduklarını hatırlatan Polat, Türk-Macar Ticaret Odası Başkanı da olan bu ülkedeki şirketlerinin genel müdürünün Macaristan’da yatırımı olan büyük firmaların temsilcileriyle ülkedeki ticaret odalarına, büyük bankaların yönetim kurullarına ve yatırımcılara giderek Türkiye’nin durumunu anlattığını söyledi.
Terör ve FETÖ darbe girişiminin herkesin evine kapanmasını, iş dünyasının pasif olmasını ve hayatın durmasını hedeflediğini belirten Polat, ”Biz de tam aksini yapacağız diye karar verdik. Sonuna kadar yatırımlarımızı en hızlı şekilde artırıp Türkiye hakkında yaratılmaya çalışılan algıyı ortadan kaldırmak için en aktif şekilde yurt içi ve dışı faaliyetlerimizi sürdüreceğiz.” ifadelerini kullandı.
– “2023’e kadar 3,5 milyar dolarlık yatırımı tamamlamış oluruz”
Polat, söz konusu toplantıda, enerji bürokrasisindeki mevzuat düzenlemeleri biter bitmez Polat Enerji olarak, ortakları EDF ve PSP Investments ile bir ay içinde başlamak kaydıyla 1 milyar dolarlık yatırım yapma kararı aldıklarını belirtirken, rüzgar enerjisi santralleri (RES) alanında yapacakları bu yatırımın 2 yılda biteceğini bildirdi.
Polat Enerji’nin 650 megavat kurulu kapasitesiyle sektördeki en büyük yatırımcı ve üretici olduğunu vurgulayan Polat, şöyle devam etti:
“Demirer Grubu ve ortaklıklarımızla birlikte 1.100 megavat civarında kurulu gücümüz var. Bu da sektörün yüzde 20’sinin üzerine çıkıyor. Beraber yaptığımız yatırımlar 1,5 milyar doları bulmuştur. Polat Enerji olarak, 1 milyar doların biraz üzerinde yatırım gerçekleştirdik. Enerji Bakanlığında mevzuatta birkaç değişiklik söz konusu. Bu gerçekleşip önümüz açıldığı anda 1 milyar dolar yatırım yapmaya hazır bekliyoruz. Enerji santrallerindeki yerli imalatla ilgili malzeme ve işçilik payının yükselmesiyle ilgili bir yaklaşım var. Onun olması halinde bizim 2023’e kadar 2 bin megavat daha yatırım planımız var. Bu oranın yatırım tutarı ise yaklaşık 2,5 milyar doların üzerindedir. Siyasi irade önümüzü açarsa 2023’e kadar 3,5 milyar dolarlık yatırımı tamamlamış oluruz.”
371 megavat daha yatırım yaparak Soma RES’i tek noktada Avrupa’nın en büyüğü ve dünyadaki en büyük 5’inci rüzgar santrali haline getireceklerini belirten Polat, “Halihazırda 240 megavat güce sahip olan Soma RES, böylece 611 megavat kurulu güce sahip olacak. Şu anda Avrupa’nın en büyük rüzgar santrali 610 megavatla Romanya’da. 350 milyon dolarlık açılış bekleyen bir yatırım, onun üstüne de 500 milyon dolarlık yeni bir yatırımın temelinin atılması Türk toplumuna moral verici bir aksiyon olabilir. Sayın Cumhurbaşkanımıza bunu ileteceğiz. Bakalım fırsat bulup gelebilecek mi? Bize ‘2 gün sonra gelip açıyorum’ derse temelini onunla birlikte atabiliriz.” şeklinde konuştu.
– “Türk halkı yatırımını konuta çevirsin”
Adnan Polat, Emlak Konut GYO ile Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneğinin (GYODER) başlattığı kampanyaya dahil olduklarını hatırlatırken, şunları kaydetti:
“Bu kampanyayla normal konut fiyatlarına yüzde 20’ye yakın iskonto geliyor. Konut üreticilerinin yüzde 25 civarında vergi öncesi karı vardır. Kampanyayla bunun aşağı yukarı yüzde 20’sini veriyorlar. Vatandaşa sunulmuş çok iyi bir imkan. Vatandaşımız genelde olağanüstü durumlarda ilk olarak altın ve döviz alır. Döviz ve altın da suni olarak yükselir, sonra tekrar aşağıya düşer. Türkiye’de konut alacak vatandaşlara şu çağrıyı yapmak istiyorum; Polat Grubu olarak 60 yıldan fazladır bu işteyiz, konuttan daha zarar eden kimseyi görmedim. Konuta yatırım yapacak insanların bu fırsattan yararlanmaları lazım. Çünkü bu her zaman gelecek bir fırsat değil. Bankaların şu anda uyguladığı faizler yüksek. Bankaların da bu konuda bize yardımcı olması gerekir. Bizim faiz oranımız yüzde 0,70, bankalarınki yüzde 1,08, arada 40 puanlık fark var. Bankalarla yarı yarıya bölüşsek, yıl sonuna kadar böyle gitsek, bence Türkiye’de konut sektörü bir anda çok hızlanır.”
Türk halkına yatırımını konuta çevirmesi çağrısında bulunan Polat, Piyalepaşa projesinin “Türkiye’nin gerçek anlamda ilk kentsel dönüşüm projesi” olduğunu belirterek, “Toplam arsa ve inşaat maliyetini düşündüğünüz vakit 800 milyon dolar civarında bir yatırım. Bu projeyi 3 yıl sonra bitirmeyi planlıyoruz. Üstünde çalıştığımız başka projelerimiz var. Bu hızda gidersek gayrimenkulde de 1,5 milyar dolarlık bir yatırım gerçekleştirmiş oluruz.” diye konuştu.
Alt gelir grubundaki konut ihtiyacını devletin fonlaması gerektiğini ifade eden Polat, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye’de vatandaşın oturduğu konutun yüzde 70’inin yıkılıp yeniden yapılması lazım. Bunu kentsel dönüşümle yapmak mümkün değil. Çünkü kentsel dönüşüm yaparken 100 metrekarelik bir yerde 100 metrekare de yatırımcıya lazım. Bu konut stokunu korkunç miktarda artırır. 15 milyonluk İstanbul nüfusu 28 milyona çıkıyor. Dolayısıyla devletin kaynak yaratıp, o konutları yıkıp, yapıp vatandaşı içine koyması lazım. Peki bu kaynak nereden gelecek? Biz elektrik üretmek için doğal gaza milyarlarca dolar veriyoruz. Bu elektriği doğal gazdan üretmek yerine özellikle rüzgar, güneş, jeotermal ve çöp gibi kaynaklarımızdan üretirsek 8 milyar dolar tasarruf ediyoruz. Yurt dışına ödediğimiz 8 milyar doları içeride bu işe harcayabiliriz. O zaman dar gelirli vatandaşlarımızı devletimiz o finansmanla ev sahibi yapabilir. Onlar da daha medeni, modern ve uygar bir şekilde kendi konutlarında yaşayabilirler. Bu durum dış ödemeler dengemize ve milli güvenliğe faydalı olurken, vatandaşlarımız da ev sahibi olur. Aynı zamanda da çevreyi korumuş oluruz.”
– “S&P saçmaladı, sanki biri arkasından silahla kovalıyormuş gibi notu indirdi”
Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Polat, istihdam sağlamanın önemine işaret ederken, iş adamlarının seçimle gelmiş parlamento, hükümet ve cumhurbaşkanına sahip çıkmasının yolunun yapacakları yatırımlar, ihracat ve istihdam olduğunu, işsizliği aşağıya çekmek için hükümete yardımcı olmaya gayret göstermeleri gerektiğini söyledi.
Polat, “Ekonomideki kısa süreli hafif düşüş tekrar yukarıya çıkacak. Aksine bizi daha fazla motive etti bu olay. Daha iyisini yapmak için herkes gece gündüz çalışıyor. Biz de öyle yapıyoruz. Şu anda en kıymetli şey zaman… İşleri hızlandırmanın zamanı… Eğer bu kararlar hızlı çıkarsa, bürokrasi önümüzü açarsa çok hızlı hareket etmeye hazırız.” ifadelerini kullandı.
Yurt dışında Türkiye’ye ilişkin yaratılmaya çalışılan algı operasyonuna da değinen Polat, “Özellikle Avrupa’da bazı ülkeler teröristlere ‘özgürlük savaşçısı’ derlerse terör asla son bulmaz. Diğer taraftan sağlıklı, sağlam demokrasisi olan ve ekonomisi gelişmiş bir Türkiye, Avrupa için de güvence. Birçoğu bunu biliyor, bir kısmı da saçma sapan düşüncenin içinde oluyor. Örneğin, Cumhurbaşkanı’nın Almanya mitingine bağlanması engellendi. Nerede bunların özgürlük anlayışı? Dolayısıyla biz yılmadan, üşenmeden, bıkmadan anlatacağız. Türkiye’ye negatif bakanları da pozitife çevirmek için mücadele edeceğiz. Bizim görevimiz bu.” diye konuştu.
Polat, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poors’un (S&P) Türkiye’nin notunu düşürmesine ilişkin olarak da, “S&P saçmaladı, sanki biri arkasından silahla kovalıyormuş gibi Türkiye’nin notunu indirdi. En azından birkaç ay bekleyip böyle bir karar verebilirdi. Zaten S&P’nin verdiği kararlara çok itibar etmiyorum. Moody’s ise ‘bekleyip görelim’ politikası güdecektir.” dedi.
Geleceği çok parlak gördüğünü ifade eden Polat, şu görüşleri dile getirdi:
“Normalde darbe girişiminde bulunulan bir ülkede ekonomi darmadağın olurdu. Biz şu anda aslanlar gibi mücadele ediyoruz. Hiç etkisi olmadı demek yanlış olur ama şu anda çok etkilendiğimizi söyleyemem. Bundan sonra da daha iyi olacağını düşünüyorum. Bir de bütün iş dünyasını daha çok motive etti. Herkesi hırs bastı. Biz bunu daha iyi yapacağız. Daha fazla çalışıp ‘Türkiye’nin olması gereken ekonomik kalkınmasını sağlayacağız’ diye sanki maça çıkan bir futbolcu gibi motive olduk. Vatan sevgisi bizi daha çok hırslandırdı.”
AA