İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Adana Şubesi Başkanı Çağdaş Kaya, kaçak yapılaşmanın sadece Adana’nın değil, Türkiye’nin sorunu olduğunu belirterek, “Belediyelerimiz kaçak yapıya müsaade etmemeli” dedi.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM YERİNDE GÜZEL OLUR”
Son dönemlerde gittikçe artan Kentsel Dönüşüm uygulamasının halkın refah ve huzur içerisinde bir yaşam için çok önemli olduğuna dikkat çeken Başkan Kaya, “Kentsel dönüşümü biz de istiyoruz ama yapılırken yerinde dönüşüm mantığıyla yapılması gerekir” diye konuştu.
“NAZIM İMAR PLANLARI GELECEĞE DÖNÜK OLMALI”
Adana’nın en önemli sorunlarından bir tanesi olan İmar sorununa da değinen İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şubesi Başkanı H.Çağdaş Kaya, “Nazım İmar planları yapılırken geleceğe dönük hazırlanmalı. Bazı planlar belediye meclisine geldiği zaman siyasi ve duygusal davranılıyor” dedi.
Yaklaşık 2 ay önce 36 yaşında İMO Adana Şube Başkanlığı’na seçilen Kaya’ya Adana’nın inşaat sorunları ile ilgili yönelttiğimiz sorular ile aldığımız yanıtlar şöyle:
-Adana’nın bir türlü bitmeyen en önemli sorunlardan olan İmar sorunu ile ilgili çalışmalarınız ne durumda?
Nazım İmar planları yapılırken geleceğe dönük hazırlanmalı. Bazı planlar belediye meclisine geldiği zaman siyasi ve duygusal davranılıyor. Bu planlamalar da daha sonra haklı itirazlardan dolayı planlar iptal veya mahkemelik oluyor. Her zaman belirttiğimiz gibi kentimizde halen Ulaşım Master Planımız yok. Bunu her şekilde dile getiriyoruz ama bir şekilde de hayata geçirilmiyor maalesef. Büyükşehir Belediye Başkanının kendi görüşüyle, düşüncesiyle, mantığıyla sonuçta imar planları Büyükşehir Meclisi’nden çıkıyor. Bu planlar hazırlanırken Büyükşehir Belediye Başkanının biraz daha meclisi yönlendirmesiyle oluyor. Örneğin bir belediye Başkanın ben şu mahalleye, bu mahalleye veya bu ilçeye ağırlık vermeyeceğim dediği zaman dolayısıyla inşaat orada tıkanmış oluyor, Çukurova’ya değil de Sarıçam’a ağırlık vereceğim, orada işte imar planlarıyla ilgili çalışmalar yapılıyor ve bu kez de hareketlilik buraya kayıyor…Bu konuda çalışmalar yapılırken sadece bir yerle sınırla kalınmamalı. İmarın çözülebilmesi için her bölgeye eşit yaklaşılarak planlar oluşturulmalı.
-Başkanlığa seçileli 2 ay oldu. Sizin ve yönetiminizin Adana ile ilgili bir çalışmalarınız var mı ?
Biz zaten direk proje üreten bir kurum değiliz. Elimizde bir yetki yok. Onun için bizler sadece bir nevi yol gösterici olabiliriz. Görüşlerimiz alındığı zaman görüşlerimizi dile getiririz. Çünkü; sadece biz yönetim olarak da değil, çalışmış olduğumuz oluşturulan komisyonlarımız da var. Orada konuyla ilgili uzman bilirkişi arkadaşlar var. Onlarla da konuyu tartışarak en uygun Adana ve planlarla ilgili konu ne olursa olsun meslek alanımızla ilgili her türlü görüşleri bildiririz ve bunu da kamuoyu ile paylaşırız.
-Bilindiği gibi şu dönemlerde Kentsel Dönüşüm furyası başladı. Bunu Adana açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kentsel dönüşümü biz de istiyoruz ama yapılırken yerinde dönüşüm mantığıyla yapılması gerekiyor. İnsanların kendi yaşamış olduğu mahalle ve oranın kültüründen soyutlaştırılıp başka bir mahalleye atılması doğru değil. Kentsel Dönüşüm yapılırken, gerçekten kentsel dönüşümün ihtiyaç olan yerlerde binalarda yapılmalı. Boş arsalarda olmamalı. Bunu daha önce kıyı boyunda portakal bahçeleri içerisinde de görmüştük. Bunun adı kentsel bir dönüşüm değildi, sadece siyasi amaçlı bir şov yapılmıştı. Ayrıca; kentsel dönüşüm gerçekleştirilirken insanlarla anlaşma yapılırken duruma göre anlaşma yapmaları gerekiyor ve barınma hakları da sağlanmalı. Belediyeler bu çalışmayı yaparken mağdur olmamaları açısından insanlara bire bir daire vermeleri gerekiyor…
-Adana’nın büyük bölümü kaçak yapılardan oluşuyor. Kentimizin bu çarpık kentleşmeden kurtulması için ne yapılmalı?
Bu durum sadece Adana’nın değil, Türkiye’nin sorunu. Belediyeler kaçak yapıya müsaade edilmemeli, göz yumulmamalı. Kaçak yapıyla uğraşarak önüne geçmeli. Bütün projeleri ruhsatlı bir şekilde geçirmeli ve inşaatını ona göre yapılmasını sağlamalı ve denetlemeli. Ancak ne yazık ki defalarca bu konu dile getirilmesine karşın, bir türlü bu sorun giderilemiyor. Özellikle seçim dönemlerinde bu durum daha çok ortaya çıkmaktadır.
-Size göre inşaatlar depreme dayalı olmak üzere güvenli bir şekilde yapılıyor mu ?
Özellikle 1997’de deprem bölgelerinde yapılacak binalarla ilgili yönetmelikler çıktı. Yapı denetimle ilgili yönetmelikten sonra bir düzelme oldu. Şimdi 2000 yıllardan önce daha güvenli bir şekilde binalar yapılmaktadır. Eskiden hazır beton yaygın değil. Elle karıştırılarak beton yapılıyordu ve tekniğe uygun değil. 2-3 tane inşaat ustasının elinden bu işler yapılıyordu. Şimdi ise tekniğine uygun betonun yapılmasının çok yararı vardır.
-Günümüzde inşaat mühendislerine iş olanağı sağlanıyor mu ?
Sağlanamıyor. Bunun nedeni de ; her ilde bir üniversite mantığıyla özellikle son yıllarda inşaat da olmak üzere diğer meslekler de dahil çok fazla üniversite mezunu çıkıyor. Dolayısıyla bir işe 10 kişi başvuruyor ve bundan dolayı da istediği ücreti alamadığı gibi gerçek işini de yapamıyor. Bize başvurularda bulan mühendis arkadaşlarımızı elimizden geldiği sürece iş olanağı sağlamaya çalışıyoruz.
Sabit ÖZKESER/Adana Çukurova Press