Ben mimar olmadan önce ressamdım,” diyen Nafi çil 1967 yılında Güzel Sanatlar Akademisi’nden Yüksek Mimar olarak mezun oldu. Peki Nafi Çil kimdir?
Nafi Çil kimdir?
Ben mimar olmadan önce ressamdım,” diyen Nafi çil 1967 yılında Güzel Sanatlar Akademisi’nden Yüksek Mimar olarak mezun oldu.
Mies van der Rohe gibi “Sadece yaşam yoğunluğu olanın, biçim yoğunluğu vardır,” diyen Nafi çil, varoluşunu gerçekleştirmek için resim ve mimari gibi iki farklı alandaki çalışmalarını “çağdaş insan varlığı” kavramı üstünde temellendirir ve çağdaş insan varlığını belirleyen etkinliğin yaratma etkinliği olduğunu düşünür. Nafi çil resim sanatı alanında bugüne kadar elli kişisel sergi gerçekleştirmiş ve ayrıca yurtiçinde ve Avrupa’nın birçok şehrinde grup sergilerine katılmıştır. Mimari alanda da Nafi çil’in değişik büyüklükte tasarımları bulunmaktadır. Bunlar; kent merkezi ve meydanları, otel ve tatil köyleri, iş merkezleriyle özel ve toplu konutlar gibi farklı ölçeklerdeki işlerdir. çalışmalarının birçoğu mimari yarışmalarda ödül almıştır. Öğrenci olduğu yıllarda heykeltıraş Şadi çal’ın denetiminde üç yıl heykel çalışmış ve heykel yarışmasında derece almıştır.
Bugün çağımız sanatının, bir düşünsel etkinlik içinde yer alması gerektiğine inanan Nafi çil, yalnız sanat yapıtı ortaya koymakla yetinmez, aynı zamanda bu yapıtların temel-düşünsel niteliğini, ve sanatın estetik teorisini ortaya koymak zorunluluğunu duyar. Bu nedenle de her yaratma edimi için estetik-pratik’in estetik-teori ile birlikte gitmesinin gerekli olduğunu düşünür.
Nafi çil, resim ve mimari alanlarındaki çalışmalarını bir yaratma edimi olarak görür, mimarlığın ve resim sanatının farklı olanaklarını, kendi dünya görüşüyle karşılıklı etkileşim sınırları içinde besleyip zenginleştirmeyi ilke edinir. Yaratmalarını, şimdi ve buradaki evrensel varoluşa, onun bütünlüğünü kurma ereği ile gerçekleştirir. Nafi çil’in yaratmaları, mimarlık ve resim alanında, çağın koşullarına bağlı tüm yaşamsal işlevlerde ve çağın tinsel değerlerinde, iradenin yaratma etkinliği içinde sanatsal boyuta dönüşmesiyle anlam kazanır. Tinsellik, insanı bütün canlı varlıklardan ayıran, özce insanı yaratıcı kılan ve yüksek değerler boyutuna taşıyan bir varlık alanıdır.
Hocası Süleyman Velioğlu ile birlikte Nafi çil’in, estetiği felsefi boyutta ele alan düşünür İsmail Tunalı tarafından yazılmış Sanat Ontolojisi Temelinde Yeni bir Resim Anlayışı kitabı ve ayrıca Nafi çil’in Hüsnü Birman ile birlikte hazırladıkları Bu Dünyada Aşk da Var adlı bir şiir kitabı ve de Nafi çil’in sekiz yıl üzerinde çalıştığı Mimar Olmak adlı son kitabı onun sanat etkinlikleri içinde düşünsel boyutta yer aldığını gösterir.