Pusula Gazetesi köşe yazarı olan İsmail Detseli bugünü yazısında Konya’daki kentsel dönüşümü ve unutulmuş semtleri anlattı.Bundan 55-60 yıl kadar önceleri Konya çok küçük ve belli bölgelere toplanmış küçük bir şehirdi. Her semtin insanı mutlaka birbirini tanır bilir, birine semtten bir kişiyi sordunuz mu onu mutlaka bir tanıyan çıkardı.
Aydoğdu, Kurtuluş, Demircikırı, Yüzbaşı Parselleri, Topçu Parselleri, Ziya Barlas, Uzunharmanlar, bunlar bir kısmı demiryolunun güneyine taşmış olan semtlerdi.
Bir köylü köyden gelmiş büyük bir tarla almış ya da büyük bir parsel almış köydeki akrabasını getirip biraz parsel satmış ona, sonra oğlu büyümüş ona bir parsel vermiş, kızını gelin etmiş damadına bir parsel vermiş derken olmuş bir mahalle. Demircikırı, Kurtuluş Mezarlığı’nın güneyinde demir yolu içinde kalan bir semt idi. Dağ köylerinde demircilik yapan bir kişi buradan büyük bir tarla almış Konya’nın da çok dışında at arabasından başka bir vasıtanın olmadığı bir yere gelip bir ev yaptırmış. Tarlanın fazlasını parselleyip satan adamın adına burası Demircikırı diye adlandırılmış. Konya’nın merkezi sayılan Hakimiyet ve Ayna civarından güneye doğru gidince Çaybaşı (Fahrunnisa) Caddesi’ne girip batı tarafı kurtuluş diğer tarafı Uluırmak, Uzunharmanlar güneye doğru yol alınca Yüzbaşı Parselleri, Topçu Parselleri ve Gazenfer, Aymanas Ekmekkoçu, Alpaslan diye devam etmiş ve Yaylapınar (Evdireşe) Hasanköyü’ne kadar ulaşmış. Altıevler ise şimdi Kurtuluş Mezarlığı’nın giriş kapısına bakan kuzey tarafında demiryoluna bitişik bir yerdi. Yine Konya’nın yakın köylerinden bir amcamız buradan bir tarla almış akrabaları ile altı tane ev yapıp uzun süre elektriksiz ve susuz oturmuşlar. Buralardan bir yer tarif ederken insanlar Altıevler’in yakınında, sağında solunda ilerisinde derlerdi. Burası uzun süre Altıevler olarak söylendi. Şimdi Altıevler desek acaba bilen var mıdır, sanmıyorum.
Son yıllarda Konya adeta yeniden imar ediliyor. Nasıl mı? Gerek büyükşehir ve ilçe belediye başkanları, gerekse müteahhitler kentsel dönüşüm adı altında ev sahipleri ile anlaşma yoluyla öyle güzel katlar daireler yaparak hem şehri yeniliyor hem de inşaat sektörünü hareketlendirerek yeni iş kapıları açılmasını sağlıyorlar hem de insanları bu yeni yaşama imrendiriyor.
Ne var ki bütün bunlar yapılırken bir şeyi gözden kaçırıyoruz… Konya kırsalından gelen ve köydeki ekme dikme iştigallerini 3-5 yüz metre arsasında yapmaya çalışan hanımların beylerin bahçe sohbeti keyifleri de silinip gidiyor. Bu yıl kurak ve soğuk kışın hüküm sürdüğü Kasım Aralık ayları, insanları hastalıkların pençesine bıraktı. Nihayet 2016 yılın Ocak ayının dördünde az da olsa yağan kar ve ardından lodos hayatı bir nebze olsun normale döndürdü. İşte bu rahatlamadan sonra ben de şöyle Konya’nın değişik semtlerindeki gelişmeleri gezip görme fırsatı buldum. Allah’a şükür ki çok olumlu işlerin başarıldığını görüp şehrimiz adına gururlandım. Önce İhsaniye’deki Bera Otel’in yanında açılan ve çevresi gittikçe güzelleşen Şefikcan Caddesi etrafındaki o birbiri içine geçmiş gecekonduların yerini lüks apartmanlar ve işyerleri almış. Buraya yakın olan Özlem Mahallesi, Tatlar Okulu civarları da bu gelişimden nasibini almış. 30-40 tane müstakil ev yıkılarak ev sahipleri ile müteahhitler hak hukuka riayet ederek anlaşmış 8-10 katlı bir siteler oluşmuş. Hem çevre düzenlemesi yapılmış hem de yeşil alanlar çoğalmış. Yani alan razı satan razı. Buradaki insanların memnuniyetlerini dinledim.
Buralar tabi Selçuklu Belediyesi hudutları içinde. Bu belediyemizin daha buna benzer birçok yeri dönüşümle Hocacihan’ın değişik yerlerinde Sille yolunda yapılan siteler ile hem şehrin estetiği değişmiş hem de güzel bir kent görünümü ortaya çıkmış.
Karaciğan Kiremit Fabrikası ile Et Balık Kurumu’nun arazileri imara açılıp güzel güzel apartmanlar yapılınca, Hacıisaefendi Mahallesi, Kurtuluş kentsel dönüşümü ile adeta göklere yükselen 14-15 katlı binalar artık ta Lalebahçe ve Büyük Kovanağzı’ndan bile görülüyor.
Sadece bunlar mı? Meram’ın cazibesi de ayrı bir güzellik oldu. Havzan’daki Hurdalık, İtfaiye, Kömür Tevzii ve belediyenin uhdesindeki yerler de yüksek katlı binalara yerini bırakınca odun pazarı artık beni de buradan kaldırın diye inliyor.
Daha başka Meram’ın Küçükkovanağzı ve civarlarındaki mahallelerde müteahhitler ile belediye yetkilileri adeta yarış edercesine kentsel dönüşüm yaparak bu mahallelere de güzellikler kattılar. Her güzellik benim içimde geçmişe ait her mahallede bir tandırlı bahçeli kayısı ağaçlı dut ağaçlı tulumbalı, kuyusundan şıkır şıkır su çekilen birer müstakil kerpiçten bacası dumanlı bir Anadolu evinin anısını yok ediyor, bu anılar ciğerimde örülü duruyor. Keşke etrafı güzelleştirirken de hatıraları yaşatsak, şehrin hafızasını silip atmasak…
İsmail DETSELİ/Pusula