İstanbul’da son yıllarda konutların metrekare bazlı fiyatı çok yükseldi. Konut fiyatlarının artış oranları, toplam nüfus artışının ve kişi başına düşen gelirdeki artışın çok üzerinde. Bunun en önemli nedeni arsa fiyatlarındaki yükseliş.
Geçenlerde bir okurum mesajında insanları anlamakta zorlandığını vurguluyordu: “İnsanlar iyi bir emeklilik yaşamak adına, zorlanacakları borçlara imza atıyorlar. Gençliklerini ve orta yaşlarını mahvediyorlar. Ben bu durumu anlamakta zorlanıyorum” diyordu…
Türkiye ve İstanbul’daki ‘konut sevdası’nın özeti bu: Herkes iyi bir emeklilik yaşamak adına, delicesine konuta saldırıyor! ‘Araba Sevdası’nın yazarı Recaizade Mahmut Ekrem, 1896 yılında değil de bu yıllarda yaşasaydı, kesinlikle yazacağı romanın adı ‘Konut Sevdası’ olurdu.
Yabancı meslektaşlarım bu projemize gıpta ile bakarken, yerli meslektaşlarımızın bir kısmı ne yapıyor? Projeye çamur atmaya kalkıyor! ABD’den bir sitenin kopyasıymış. Biz ABD’lilerden çalmışız. Halbuki Emlakkulisi.com da dahil bizim bir tane bile çalıntı projemiz yok. Üstelik biz son 5 yılda geliştirdiğimiz birbirinden ilginç ürünler ile İstanbul ve Türkiye’nin, emlak ve konut yatırımcılarını dünyanın en şanslı yatırımcısı haline getirdik.
Konumuza dönecek olursak; İstanbul’da son yıllarda konutların metrekare bazlı fiyatı çok yükseldi. Konut fiyatlarının artış oranları, toplam nüfus artışının ve kişi başına düşen gelirdeki artışın çok üzerinde. Bunun en önemli nedeni arsa fiyatlarındaki yükseliş.
Kira çarpanı açısından baktığımızda ise, işin rasyonelliği zorladığını görüyoruz. Peki son yıllarda bu talebin ve yükselişin nedeni ne? Gelin önce bunun nedenlerini inceleyelim:
1) Bugün İstanbul genelinde satılan konutların, yüzde 10’u ile 20’si arasındaki dilimi, İstanbul dışında yaşayanlara satılıyor. Yani Anadolu’dan İstanbul’a yoğun talep var. Anadolu sermayesi İstanbul’da, özellikle havaalanlarına yakın projelerde, ciddi yatırımcı. Bunun birden fazla nedeni var. Herşeyden önce İstanbul’da konut sahibi olmak prestij getiriyor. Ayrıca çocukları üniversitede okuyacak aileler için de yatırım enstrümanı olarak görülüyor.
2) Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız da İstanbul’un önemli yatırımcıları arasında. Başta Almanya, İngiltere, Hollanda ve ABD olmak üzere; dünyanın dört bir tarafında yaşayan vatandaşlarımız, İstanbul’daki projeleri neredeyse İstanbullulardan bile daha yakından takip ediyor. Bunun en önemli nedeni; yaşadıkları ülkelerde; yatırım enstrümanlarının getirisinin düşmesi. Bir çok enstrümanın zarar yazması. İstanbul ve Türkiye’nin yüksek prim vaat etmesi…
3) Başta körfez ülkeleri ve İran olmak üzere, bölge ülkeleri de İstanbul’a yoğun ilgi gösteriyor. Dubai’yi Dubai yapan temelde İran sermayesidir. Bugün aynı İran sermayesinin gözü, İstanbul’un üzerinde. Ayrıca körfez ülkeleri; Suudiler, Türk Cumhuriyetleri ve Ruslar; İstanbul ve Türkiye’de ev sahibi olmak için gün sayıyor. Türkiye’nin mütekabiliyet anlaşmasının olduğu ülkelerin tamamında para yok. Yarısından fazlası neredeyse iflas aşamasında. Türkiye’de yabancıların gayrimenkul edinmesini kolaylaştıran yasa, dünyanın zenginleşen ve gelecek on yıllarda zenginleşmesini sürdürecek ülke vatandaşlarının İstanbul ve Türkiye’de ev sahibi olmasının önünü açıyor. Bu ülkelerin vatandaşları -Ruslar hariç- Türkiye’yi ikinci vatan olarak görüyor.
4) İstanbul’da para; olanda çuvalla… Olmayanda ise neredeyse ‘zırnık’ yok! Özellikle Batı Yakası’nda, birden fazla projede, birden fazla konut sahibi olan ve olmak isteyenlerin haddi hesabı yok. Bu kesim ağırlıklı olarak Basın Ekspres Yolu ve çeperleri ile; İkitelli ve civarındaki sitelerde işyeri sahipleri. İstanbul’un Avrupa Yakası’nı bu kesim ayakta tutuyor.
5) Buna ilave olarak, İstanbul’un doğal konut ihtiyacı da yüksek. Yıllık 300 bin civarında konut ihtiyacı var. Bu ihtiyacın karşılanabilmesi için, İstanbul’un dört bir tarafının şantiye olması gerekiyor.
Sonuç olarak Türkiye’de siyasal istikrar devam ettiği sürece, İstanbul ve Türkiye’nin emlak yatırımı açısından önü çok açık. Uzun vadede yüksek prim vaat ediyor. Bu kadar ilgi fiyatlara mutlaka yansır…
Bunlara rağmen prim noktasında yüksek beklentilere girmeyin. Kısa vadede yüksek prim beklentiniz olmasın… Trump’ın deyimiyle emlak ‘taş ve toprak’ gibi sağlam bir yatırım enstrümanıdır; aceleyi sevmez…