Taşınmaz mal sahibi ile kiracı arasındaki anlaşmayı belgelendirmek için tarafların kira sözleşmesi yapılıyor.Peki kira sözleşmesi yazılı olmak zorunda mı?
Ev ve işyeri kiralamalarında kiracı ile mal sahibi arasında kira sözleşmesi imzalanıyor. Bu sözleşme, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşme olarak tanımlanıyor.
Kural olarak kira sözleşmesi şahsi hak sağlıyor ve bu nedenle kiracı ve kiralayan sözleşmeden kaynaklanan haklarını sadece birbirlerine karşı öne sürebiliyor, üçüncü şahıslara karşı ileri süremiyor.
Ancak kiracı ve mal sahibi anlaşarak yapmış oldukları kira sözleşmesini tapuya yazdırabiliyor. Bunun için birlikte tapuya giderek istemde bulunmaları gerekiyor. Tapuya yazılan kira sözleşmesi bilhassa kiracı için ayni hak kuvvetinde bir hak sağlıyor. Bu sebeple kiracı kira müddeti boyunca sözleşmeden kaynaklanan hakkını hem üçüncü kişilere hem de bu yeri satın alan yeni malike karşı ileri sürebiliyor.Peki kira sözleşmesi yazılı olmak zorunda mı? diyorsanız işte yanıtı…
Kira sözleşmeleri sözlü veya yazılı olarak iki şekilde yapılabiliyor. Ancak sözlü sözleşmenin başlangıç tarihini ispatlamak oldukça güç olduğundan, kira sözleşmelerini yazılı yapmak daha yararlı olarak biliniyor.
Taraflar kendi aralarında yapabilecekleri gibi, sözleşme imzalarını noterde tasdik ettirme imkanları da bulunuyor. Dava açarken veya icra takibi yaparken kira sözleşmesinin başlangıç tarihi yani gün, ay, yıl önem arz ediyor. Taraflardan birinin sözleşmeyi kaybetmesi halinde karşı taraf kendi söylediklerini daha kolay olarak, elindeki sözleşme ile kanıtlayabiliyor.
Özge ÖZDEMİR/Emlaktagundem.com
Bir yanıt bırakın