Karadeniz’in turizm geliştirme raporu açıklandı!

karadeniz

Karadeniz Teknik Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Kültür Bilimleri Akademisi Başkanı Prof. Dr. Kemal Üçüncü başkanlığında hazırlanan “Karadeniz Bölgesi’nde Kültür ve Ekoturizm Bağlamında Sürdürülebilir Turizm Geliştirme Raporu” açıklandı.

Raporda, turizm sektörünün gelişme gösterdiği bölgelere sağladığı ekonomik ve sosyal olumlu etkilerin yanı sıra bazı olumsuz etkileri de olabildiği belirtilerek, turizmin özellikle çevre üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek, çevrenin korunmasını ve devamlılığını sağlamak amacı ile sürdürülebilir turizm kavramının ortaya çıktığı kaydedildi.

Bu araştırmanın amacının da yeşil doğası ve geniş yayları ile ön plana çıkan Karadeniz’in sürdürülebilir turizm potansiyelinin belirlenerek geliştirilmesine yönelik önerileri ortaya koymak olduğu ifade edilen raporda, Karadeniz’in ekolojik dengesinin korunup sürdürülebilir turizm özelliğiyle önemli bir pazar haline gelmesinin ve bölgeye gelen turist sayısının arttırmasının beklendiği belirtildi.

Turizmin dünyada ve Türkiye’de sürekli gelişen ve ülke ekonomilerine yüksek katkı sağlayan sektör olduğu, Karadeniz Bölgesi’nin de Sakarya Ovası’nın doğusundan, Gürcistan sınırına kadar yaklaşık bin kilometrelik kıyı şeridini kapsadığı anlatılan raporda, “Doğa ve kültür turizmi Karadeniz Bölgesi’nin en önemli turizm faaliyeti ve potansiyelidir. Bu amaçla bu bölgeye yönelik yayla, kıyı, kültür ve sağlık turizmi ana temaları çerçevesinde bölgeye yönelik birçok düzenleme yapılabilirliğinin bulunması yöredeki çevrenin tahrip olmadan korunabilmesi için oldukça önemlidir” ifadesine yer verildi.

Karadeniz’de turizm yatırım ve işletme belgeli en fazla tesis, oda ve yatak sayısının Trabzon’da olduğu, bu ili Samsun’un takip ettiği bildirilen raporda, Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçilerin Karadeniz’deki sınır kapılarının bağlı olduğu illere göre dağılımlarına bakıldığında Karadeniz’de en fazla turist yoğunluğunun Artvin’e bağlı Sarp ve Hopa sınır kapılarından olduğunun görüldüğü, Artvin’i ise Trabzon ile Samsun’un takip ettiği anlatıldı.

– Sonuç ve öneriler

Turizm işletmelerinin maliyetleri düşürmek, karlılığı artırmak gibi temel ekonomik faktörler nedeniyle çevreye duyarlı işletmecilik uygulamalarına gönüllü olarak yer verdiği anlatılan raporun “sonuç ve öneriler” bölümünde, başta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere yurt dışındaki turizm işletmelerinde sürdürülebilir işletmecilik uygulamalarına büyük önem verildiğinin görüldüğü anlatıldı.

Raporda, Karadeniz’in sürdürülebilir turizme uygun olduğu ifade edilerek, “Sürdürülebilirlik ve eko turizm kavramları Karadeniz açısından ele alındığında bölgenin iklim ve coğrafik yapısının alternatif turizm potansiyellerine oldukça uygun olduğu ifade edilebilir” denildi.

Bölgedeki eski mimari yapılardan yararlanılması gerekse de bölgeye gelen ziyaretçilere konaklama imkanı sunulabilmesi açısından eko turizm kapsamında yöresel konutların değerlendirilerek pansiyonculuğun teşvik edilmesi, bu yolla geleneksel dokular korunarak kültür alışverişi sağlanması gerektiği bildirilen raporda, “Eko turizm ve sürdürülebilir turizm hakkında yerel halk ve esnaf için bilgilendirme toplantıları, seminerler ve gerekli halkla ilişkiler faaliyetleri gerçekleştirilerek, bölge halkında farkındalık ve bilinç oluşturulmalı. Karadeniz mutfağı, taş ve ahşap işçiliği, bakırcılık, el sanatları, dokuma ve el işlemeleri, sepetçilik ve hasır örme gibi bölge kültürünü yansıtan ve yaşatacak muhafaza edilmeli ve geliştirilmeli” ifadelerine yer verildi.

Raporda, Karadeniz’in doğal iklim yapısı dolayısıyla ve eko turizm etkinliklerine talebin artmasıyla botanik turizmin de değerlendirilebileceği ancak botanik turizm rehberliğinin uzmanlık istemesi açısından özellikle seyahat acentelerinin ve rehberlerinin flora ile ilgili kendilerini özel olarak geliştirmeleri gerektiği belirtildi.

– Turizmde yayla koridoru gözününe alınmalı

Karadeniz’in “yayla koridor yolu” göz önüne alınarak kültürü, tarihi ve doğası ile bütün olarak değerlendirilmesi istenen raporda, yörede alternatif turizm değerlerinin korunması, turizm işletmelerinin sürdürülebilir sertifika programlarına katılmalarının teşvik edilmesi, turizm işletmelerinde enerji ve su verimliliğinin sağlanması, restoranda müşteri istemeden su servisi yapılmaması, geri dönüşümü mümkün olan ürünlerin satın alınması, tesislerde kağıt peçete yerine kumaş peçeteler kullanılması gibi çeşitli önerilerde bulunuldu.

Turizm işletmelerinin çevreye duyarlı inşa edilmesi istenen raporda, binalarının çevre üzerindeki etkilerini azaltmak için mimari açıdan bina yapımında yerel, bina döşemelerinde de geri dönüşümlü malzemelerin kullanılması, çevreye uyumlu mimari tasarım uygulanması, aydınlatmada güneş ışığından yararlanılabilecek binanın tasarlanması ve bina izolasyonunun iyi yapılması gerektiği vurgulandı.

Raporda, bölge turizminin geliştirilmesi ve sürdürülebilir turizmin sağlanabilmesi amacıyla ilgili kurum ve kuruluşların işbirliğiyle ayrıntılı turizm master planı hazırlanması gerektiği belirtilerek, ortaya konulan önerilerin uygulanması için de etkili denetim sistemi kurulması istendi.

Star