Güç Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Zorlu: “TMSF tarafından düzenlenen ihale, yasalar önünde geçersizdir, çukuru kurtarmadığı gibi derinleştirmiştir” şeklinde konuştu.
Güç Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Zorlu, kamuoyunda “Basmane Çukuru” olarak da adlandırılan Ege Dünya Ticaret Merkezi’nin ticari ve iktisadi bütünlüğü için TMSF tarafından yapılan satış ihalesinin yasalar önünde geçersiz olduğunu savundu.
Yazılı açıklama yapan Zorlu, Basmane’deki araziyi 1998 yılında EGS Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ile birlikte ihale yoluyla satın aldıklarını, EGS’nin TMSF’ye geçmesinden sonraki 16 yıl boyunca projeyle ilgili bakım, koruma, hukuki mücadeleler, imar plan değişiklikleri, alt yapı çalışmaları ve projelerin yeniden yapılmasının kendileri tarafından gerçekleştirildiğini ifade etti.
Süreç içinde 20 dava, 4 imar değişikliği yaşadıklarını, en son yapılan imar planının da 1/5 binlik kısmının mahkeme tarafından iptal edildiğini kaydeden Zorlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bu şartlar altında hiçkimse, tüzel kişilik karşı karar almadan ve şirketimize karşı yasal sorumluklarını yerine getirmeden inşaata başlayamaz. Yani, ‘çukur kurtuldu’ diyebilmek için hukuki karar alınması zorunludur. Hayali değerlendirmelerle oluşturulmak istenen algı ortamı yanıltıcıdır. TMSF tarafından düzenlenen ihale, yasalar önünde geçersizdir, çukuru kurtarmadığı gibi derinleştirmiştir.
Hukuki pürüzler ortadan kalktığı gün biz de inşaata başlayabiliriz. Proje ortağımız ve kaynağımız hazır. Yani mesele kaynak meselesi değildir. Burayı alanlar da İzmir’i utanç çukurundan kurtaramaz. Çünkü projenin gerçekleşmesi için yasal zemin yok. Bu nedenle söz konusu alan, ihaleye çıkarılamaz, satılamaz, devredilemez, inşaat yapılamaz.”
İzmir’de temeli 18 yıl önce atılan ancak davalar ve değişen imar planları nedeniyle yapılamayan Ege Dünya Ticaret Merkezi’nin ticari ve iktisadi bütünlüğü için TMSF tarafından 19 Ocak’ta açılan satış ihalesinde Folkart Yapı iştiraki Livamine Madencilik AŞ, muhammen bedel olan 80 milyon dolar teklif vermişti.
AA
Haber Hürriyet’te şu şekilde yer aldı;
Güç Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Zorlu, kamuoyunda “Basmane Çukuru” olarak da adlandırılan Ege Dünya Ticaret Merkezi’nin ticari ve iktisadi bütünlüğü için TMSF tarafından yapılan satış ihalesinin yasalar önünde geçersiz olduğunu savundu.
Yazılı açıklama yapan Zorlu, Basmane’deki araziyi 1998 yılında EGS Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ile birlikte ihale yoluyla satın aldıklarını, EGS’nin TMSF’ye geçmesinden sonraki 16 yıl boyunca projeyle ilgili bakım, koruma, hukuki mücadeleler, imar plan değişiklikleri, alt yapı çalışmaları ve projelerin yeniden yapılmasının kendileri tarafından gerçekleştirildiğini ifade etti.
Süreç içinde 20 dava, 4 imar değişikliği yaşadıklarını, en son yapılan imar planının da 1/5 binlik kısmının mahkeme tarafından iptal edildiğini kaydeden Zorlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bu şartlar altında hiçkimse, tüzel kişilik karşı karar almadan ve şirketimize karşı yasal sorumluklarını yerine getirmeden inşaata başlayamaz. Yani, ‘çukur kurtuldu’ diyebilmek için hukuki karar alınması zorunludur. Hayali değerlendirmelerle oluşturulmak istenen algı ortamı yanıltıcıdır. TMSF tarafından düzenlenen ihale, yasalar önünde geçersizdir, çukuru kurtarmadığı gibi derinleştirmiştir.
Hukuki pürüzler ortadan kalktığı gün biz de inşaata başlayabiliriz. Proje ortağımız ve kaynağımız hazır. Yani mesele kaynak meselesi değildir. Burayı alanlar da İzmir’i utanç çukurundan kurtaramaz. Çünkü projenin gerçekleşmesi için yasal zemin yok. Bu nedenle söz konusu alan, ihaleye çıkarılamaz, satılamaz, devredilemez, inşaat yapılamaz.”
İzmir’de temeli 18 yıl önce atılan ancak davalar ve değişen imar planları nedeniyle yapılamayan Ege Dünya Ticaret Merkezi’nin ticari ve iktisadi bütünlüğü için TMSF tarafından 19 Ocak’ta açılan satış ihalesinde Folkart Yapı iştiraki Livamine Madencilik AŞ, muhammen bedel olan 80 milyon dolar teklif vermişti.
Hürriyet
Haber Sözcü Gazetesi’nde şu şekilde yer aldı…
İzmir’de ‘Basmane çukuru’ olarak da bilinen arazinin ihalesine itiraz geldi.
İzmir’de “Basmane çukuru” olarak bilinen Ege Dünya Ticaret Merkezi’nin satılmasına itiraz geldi. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından üçüncü ihalede 80 milyon dolara Mesut Sancak, Rıza Akça ve Tarık Kayar’dan oluşan işadamı grubuna satılmasına, projenin sahibi Kemal Zorlu itiraz etti. Güç Yapı A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Zorlu, ihalenin batıl olduğunu ileri sürerek, “Burayı alanlar da İzmir’i utanç çukurundan kurtaramaz. Bu böyle biline, çünkü projenin gerçekleşmesi için yasal zemin yok.” dedi.
Art arda açılan davalar sebebiyle bugüne kadar bir türlü yapılamayan Ege Dünya Ticaret Merkezi, geçen hafta TMSF tarafından üçüncü kez ihaleye çıkarılmıştı. Muhammen bedeli 80 milyon dolar olan ihaleye tek teklifi, Folkart Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, Akça Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rıza Akça ve Namet Genel Müdürü Tarık Kayar’dan oluşan konsorsiyum verdi. Projenin sahibi Güç Yapı A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Zorlu ise itiraz etti.
Egedesonsöz’de yer alan habere göre Kemal Zorlu, çukurla ilgili yanlış algı oluşturulmaya çalıştırıldığını ileri sürdü. Burasının “utanç çukuru” olarak adlandırılmasıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Öncelikle belirtmek isterim ki oradaki temel kazısını senelerce süründürüp utanç çukuru haline gelmesinin sorumluları, kamuoyu tarafından çok iyi bilinmektedir. Söz konusu alanda İzmir’in gururu olacak bir yapıyı hayata geçirmek için her türlü hazırlığımız, yıllardır olduğu gibi bugün de var. Önümüz açıldığında hemen çalışmalara başlayabilecek durumdayız, yani mesele kaynak meselesi değildir. Burayı alanlar da İzmir’i utanç çukurundan kurtaramaz. Bu böyle biline, çünkü projenin gerçekleşmesi için yasal zemin yok. Yasal zemin olmadığı için söz konusu alan ihaleye çıkarılamaz, satılmaz, devredilemez, inşaat yapılamaz, çivi bile çakılamaz.”
‘İHALE BATILDIR’
Çukurun ihaleye kadar olan sürecini de anlatan Zorlu, Güç Yapı’nın, üzerine düşen her türlü görevi yerine getirdiğini söyledi: “Bu ihale, İzmir’i utanç çukurundan kurtarmayacağı gibi adaleti, hukuku, ortak haklarını ve İzmir’in çıkarlarını oraya gömme anlamına gelir ki biz bunun için yasal haklarımızı sonuna kadar kullanıp izin vermeyeceğiz. İhale, yasa önünde batıldır. Hiç kimse, tüzel kişilik karşı karar almadan ve şirketimize karşı yasal sorumluklarını yerine getirmeden inşaata başlayamaz. Yani, ‘çukur kurtuldu’ diyebilmek için hukuki karar alınması zorunludur. Hayali değerlendirmelerle oluşturulmak istenen algı ortamı yanıltıcıdır. Bu ihale, çukuru kurtaramadığı gibi derinleştirirdi.”
‘İHALE YENİ DÜZENLEMEYE MUHTAÇTIR’
“Hukuki pürüzler ortadan kalktığı gün biz de inşaata başlayabiliriz.” diyen Kemal Zorlu, “Proje ortağımız ve kaynağımız hazır. Zaten bunu TMSF Yönetim Kurulu’na yazılı olarak bildirdik. Şirketimiz tarafından yapılan itirazlar son derece haklı ve yasaldır. Ayrıca binlerce ortağın hakkını savunduğumuz gibi halka açık şirket yükümlülüklerini de yerine getirmek zorundayız. İçi boş gerekçelerle hareket edecek değiliz. Ayrıca diğer tüm yasal ve ticari hususlar nedeniyle bu ihale, yeni bir düzenlemeye muhtaçtır. Bu konuda İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne, haklarımızla ilgili gerekli başvurularda bulunulmuştur.”
Sözcü