Dünya inşaat sektöründe söz sahibi olmayı başaran Türkiye, son dönemlerin en çok konuşulan yeniliklerinden biri olan 3D yazıcı ile konut üretilmesi konusunda da sektöre yön vermeye hazırlanıyor.
İlk olarak ABD’de yapılan ve 3D yazıcı ile 24 saatte ev üretilmesinin önünü açan bu yeni üretim tarzı dünya inşaat sektöründe heyecanlı bir bekleyişin önünü açtı. Daha sonra Çin, Avustralya, Hollanda gibi ülkeler de 3D yazıcı ile ev, köprü, ofis ürettiklerini duyurdu.
Klasik yapı üretim anlayışından farklı olarak ‘daha kısa sürede, daha ucuza, daha sağlam’ mottosu ile üretilen evlerde en çok merak edilen konuların başında, kullanılan ürünlerin dayanıklılığı geliyor. Avrupalı yetkililer atık malzemeleri hızlı kuruyan bir beton karışımı ile birleştirerek evleri hayata geçirdiğini açıklarken, Çinli girişimciler ise en az 150 yıl dayanma garantisi verdikleri villaların inşaatında endüstriyel ve tarımsal atıklardan elde ettikleri, yanmaz ve su geçirmez malzemelerin kullanıldığını söyledi.
“İnşaat alanında üretim yok, montaj var”
Türkiye’nin tamamen yerli 3D yazıcısı TeTe’nin üreticisi olan LTS Teknoloji Grup’un Başkanı Talat Sam, yeni üretim modelinin kısa sürede dünya geneline yayılabileceğine dikkati çekerek, sürekli değişen ve her geçen gün daha da ilerleyen teknolojiye ayak uydurmayanların ‘yaya kalabileceği’ uyarısında bulundu.
Yeni üretim tarzından genellikle lego parçaları gibi birbirine monte edilen modüller kullanıldığını anlatan Sam, “Örneğin her biri 4 bin 800 dolara mal olan 10 adet evi 24 saatten kısa bir sürede inşa eden Çinli firma 150 metre uzunluğunda, 10 metre genişliğinde ve 6,6 metre yüksekliğinde dev bir 3D yazıcı ile bu projeyi tamamladı. Bu sistemde inşaat sürecinin yüzde 90’dan fazlası inşaat alanının dışında gerçekleşiyor. Dev yazıcılar sizin istediğiniz evin parçalarını özel bir alanda üretiyor. Daha sonra sizin istediğiniz yerde çok kısa bir sürede bu parçalar monte ediliyor ve eviniz tamamlanıyor” dedi.
“Elimizi çabuk tutmazsak inşaat sektöründe kan kaybederiz”
Türkiye’nin hava limanlarından, dev kulelere; köprülerden, barajlara kadar birbirinden farklı alanlarda dünyanın gıpta ettiği projeleri hayata geçirdiğini hatırlatan Sam, şöyle devam etti:
“Ülkemizin bu potansiyelini teknolojinin getirdiği yeni üretim anlayışıyla bir an önce aynı potada eritmemiz lazım. Bizim de ABD ve Çin’in ardından 3D yazıcı ile ürettiğimiz evlerimiz, ofislerimiz olmalı. Bu teknolojinin en iyi örneklerini verecek kabiliyet de tecrübe de bizlerde var. Tamamen yerli ilk 3D yazıcı, diğer ülkelerden katbekat ucuza üreterek bu gücümüzü gösterdik. Ayrıca Türkiye, maalesef depremin ne denli acı sonuçları olduğunu acı tecrübelerle öğrenmiş bir ülke. 3D yazıcı ile yapacağınız evler hem çok dayanıklı, hem çok hızlı hem de ucuz olacak. Sektör temsilcilerinin geleceği şimdiden planlamaları için şimdiden bizlerle irtibat kurması gerekiyor. Dünyaya nam salan Türk müteahhitler liderliklerini 3D yazıcı teknolojisini işlerine uyarlamaları durumunda sürdürebilir. Gelecek yılın sonlarına doğru ülkemizde 3D yazıcı ile üretilen ilk ev-ofis örneklerini göreceğimizi tahmin ediyorum.”
Bir yanıt bırakın