Türkiye’nin İran piyasasında yapacağı anlaşmaların önemli olduğunu vurgulayan TETSİAD Başkanı Küçükçalık, ‘Yapacağımız yeni anlaşmalarla dünya ev tekstili ihracatı sıralamasında Hindistan ve Pakistan’ı geçerek 2’nciliğe yükselmek istiyoruz’ dedi.
Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TETSİAD) Başkanı Yaşar Küçükçalık, ev tekstili sektörünün dünya sıralamasında Çin, Hindistan ve Pakistan’ın ardından dördüncü sırada yer aldığını belirterek, “Yöneldiğimiz alternatif pazarların etkisiyle ve özellikle bakir İran piyasasında yapacağımız yeni anlaşmalarla dünya ev tekstili ihracatı sıralamasında Hindistan ve Pakistan’ı geçerek Çin’in arından 2’nciliğe yükselmek istiyoruz” dedi.
CNR EXPO’da düzenlenen HOME&TEX Fuarı’nda, AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Küçükçalık, Türkiye ev tekstili sektörünün 2014 yılında 3,5 milyar dolar ihracat yaptığını anımsatarak, sektörün kurdaki dalgalanmayı kendi içinde dengelemeyi başardığını söyledi.
‘Yeni pazarlara yöneleceğiz’
Küçükçalık, Türk ev tekstili sektörünün 2014 sonu itibarıyla 13 milyar dolarlık üretime ulaştığını anlatarak, “Ev tekstili sektörünün bavul ticareti ile 5,5 milyar dolar civarına ulaşan ihracat rakamını 2015’te istikrarlı şekilde yukarılara taşımak için tedbiri elden bırakmıyoruz. İhracatta hız kesmemek için yeni yol haritasını, katma değeri yüksek ürünlerle öne çıkmak ve bölgesel krizlerin büyümesi karşısında ihracatı AB ülkelerinden yeni pazarlara çevirmek şeklinde belirledik” ifadelerini kullandı.
Kurda yaşanan dalgalanmayı sektörün kendi içindeki iç-dış piyasa kanallarıyla dengelemeyi başardığını vurgulayan Küçükçalık, “Ev tekstili sektörü olarak kur keşmekeşinden olabildiğince az hasar aldık. Herkes gibi biz de etkilendik ancak sektör kendi içinde kur kaynaklı maliyet farklarını absorbe etmeyi başardı” değerlendirmesini yaptı.
‘Çin’in ardından 2’inci olmak istiyoruz’
Küçükçalık, Türkiye ev tekstili sektörünün dünya sıralamasında Çin, Hindistan ve Pakistan’ın ardından dördüncü sırada bulunduğunu hatırlatarak, “Yöneldiğimiz alternatif pazarların etkisiyle ve özellikle bakir İran piyasasında yapacağımız yeni anlaşmalarla dünya ev tekstili ihracatı sıralamasında Hindistan ve Pakistan’ı geçerek Çin’in arından 2’nciliğe yükselmek istiyoruz” diye konuştu.
Avrupa Birliği ülkelerindeki “ekonomik deliğin” gittikçe büyüdüğünü söyleyen Küçükçalık, bu ülkelerle ticaret yapmanın Türk ev tekstili firmalarını olumsuz etkileme ihtimaline karşı sektörün Uzak Doğu, Afrika ve Güney Amerika gibi yeni pazarlara yönelmesinin gerekliliğine dikkati çekti.
Küçükçalık, İran pazarının Türk ev tekstili sektöründe iyi bilinen ve ticari geçmişi olan güçlü bir konuma sahip olduğunu da belirterek, “Türk ev tekstili ürünleri, İran pazarında firma ve marka düzeyinde bilinen ve marka adı ile aranılan bir konuma sahip. Dolayısıyla İran pazarı, bizler için bundan sonra da önemli bir potansiyel vadediyor. İran ile ilişkilerimiz bununla da sınırlı kalmıyor. Hem fabrika hem de toptancı bazında İran’da üyelerimizin yatırımları söz konusu. Bunun yanı sıra İranlı dostlarımız da ülkemizi sıklıkla ziyaret ediyorlar. İranlı satın almacılar, fabrikalarımız ve özellikle Laleli bölgesi için büyük önem taşıyor” görüşünü paylaştı.
‘Bavul ticareti göz ardı edilmeli’
Türkiye’nin dış pazarlardaki önemli kalemlerinden biri olan bavul ticaretinin önemini vurgulayan Küçükçalık, İran pazarına ambargoların kalkmasıyla bavul ticaretinin de eski potansiyeline ulaşacağının altını çizdi. Küçükçalık, şöyle devam etti:
“Geçen yılın rakamlarına bakıldığında İran’a gerçekleştirdiğimiz ihracatın 87,5 milyon dolar seviyelerinde olduğu görülüyor. Bu rakam oransal olarak 2013 yılı ile kıyaslandığında yüzde 40 gibi önemli bir artış söz konusu. İran’la yaptığımız ticaretimizin yapısı gereği bavul ticaretini de göz ardı etmememiz gerekiyor.
Ayrıca toplam ev tekstili ihracatımız düşünüldüğünde rakamsal olarak 10. ülke konumunda yer alan İran’ın toplam ihracat içindeki payı da yüzde 2,6 seviyelerinde. Yine 2015 yılının ilk 6 ayına bakıldığında, 2014 yılına kıyasla yüzde 10’un üzerinde bir artış göze çarpıyor. Sektörümüz için önem arz eden bu ticaretin, ambargoların da ortadan kalkması neticesi ile büyüyerek devam edeceği kanaatindeyiz.”
‘Tekstilde çalışanların yüzde 50’si kadın’
Küçükçalık, Türkiye’de en fazla kadın istihdamının tekstil sektöründe görüldüğüne işaret ederek, “Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) rakamlarına göre, tekstil sektöründe çalışanların yarısını kadınlar oluşturuyor. Bu istatistiki veriler, kayıt dışı ile toplam 1 milyona yakın kadın çalışanın tekstilde istihdam edildiğini ortaya koyuyor. Önceki yılın ilk yarısında en çok işe alımın da tekstil alanında gerçekleştiği göz önüne alındığında, sektörün kadınlar açısından önemi gözler önüne seriliyor” ifadelerini kullandı.
TÜİK verilerine göre, birçok sektörde kadın çalışan oranlarının ortalama yüzde 15’in altında olduğunu aktaran Küçükçalık, “Tekstil çalışanlarının yüzde 50’sine yakını kadınlardan oluşuyor. Sektördeki kayıtlı ve kayıt dışı yaklaşık 2 milyon çalışan göz önüne alındığında, bu istatistik yaklaşık 1 milyon kadın çalışanın istihdam edildiğini de ortaya koyuyor. Bu durum aile içinde kadınların söz sahibi olması ve sosyal açıdan topluma daha fazla katılmalarını beraberinde getiriyor” yorumunda da bulundu.
AA
Bir yanıt bırakın