Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi Yunus Emre Kampüsü içerisinde bulunan Kredi ve Yurtlar Kurumu’na (KYK) ait yurt arazisine yapılan cami için Eskişehir 2. İdare Mahkemesi projenin iptali yönünde karar verdi. 2015 yılı temmuz ayında üniversite bileşenlerince fark edilen inşaat üzerine önce KYK’ya yürütmeyi durdurma talepli bir dava açıldı. Bu sırada Tepebaşı Belediyesi sınırları içinde bulunması dolayısıyla CHP’li Tepebaşı Belediyesi’ne de projenin durdurulması için başvuruda bulunulsa da herhangi bir sonuç alınamadı.
Proje önce idari mahkemeye götürüldü ancak yürütmeyi durdurma kararı verilmedi. Bunun üzerine Bölge İdare Mahkemesi’ne taşınarak yürütmeyi durdurma kararı verilmemesine itiraz edildi ancak mahkeme itirazı reddetti.
Dava dilekçesinde itiraza neden olarak; projenin imar planlarına aykırı olduğu, yapımı süren camiye yakın mesafede çok syaıda caminin olduğu, üniversite kampüsü ve yurt içerisinde çok sayıda mescit olduğu, her ne kadar KYK tüm kampüsün faydalanması için yapıldığını öne sürse de araziye yurtta kalanlar harici girişin yasak olması nedeniyle bu gerekçenin gerçeliğinin olmadığı ve son olarak projenin Anayasa’nın laiklik ilkesine aykırı olduğu başlıklarına yer verildi.
İncelemeler üzerine bu başlıklardan projenin imar planlarına aykırı olduğu gerekçesini dikkate alan Eskişehir 2. İdare Mahkemesi, Tepebaşı Belediyesi ve KYK’nın davalı olarak yargılandığı davada 15 Nisan 2016 tarihinde projenin iptali yönünde karar verdi.
Davada savunma yapan KYK, kendilerine Tepebaşı Belediyesi’nce yapılan bildirimde projenin uygun görüldüğü ve onay verdiklerini beyan ettiklerini ifade etti. Kendi ceplerinden para çıkmadığını belirten KYK, “bir hayırsever” tarafından yaptırılan ve belediyenin, müftülüğün, üniversitenin onayı olan bu projeye bu gerekçeyle onay verdiklerini belirtti, öğrencilerin ibadet ihtiyaçlarını karşılaması için kabul ettiklerini iddia etti.
‘Hayırseverin’ başvuru tarihi haziran, KYK’nın mayıs
KYK’nın iddiasına göre; Birlik Vakfı Kurucular Kurulu üyesi Sadi Kaya, KYK Bölge Müdürlüğü’ne projesiyle birlikte başvuruyor, bölge müdürlüğü de KYK Genel Müdürlüğü’ne projeyi gönderiyor ve onaylatıyor. Ardından yalnızca avan projeyi göz önünde bulundurarak Tepebaşı Belediyesi onay veriyor, Eskişehir Müftülüğü’nden ve Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü’nden de alınan onaylarla projeye başlanıyor.
Ancak daha sonradan KYK’nın, Sadi Kaya’nın proje dilekçesinden bir ay önce KYK Genel Müdürlüğü’ne başvurduğu ortaya çıktı. Belgelere göre Sadi Kaya cami projesi için KYK’ya verdiği dilekçenin tarihi haziran ayı iken KYK’nın Genel Müdürlüğe yazı yazma tarihi isemayıs ayı.
Belediye: Bize avan projeyle başvuruldu biz de onay verdik
Projeye onay veren Tepebaşı Belediyesi ise yaptığı savunmada avan projeyle başvurulduğunu ve kendilerinin de buna göre onay verdiğini ifade etti. KYK Genel Müdürlüğü’nün kendilerine başvurduğunu belirten belediye, davanın reddini talep etti.
Usulsüz cami projesine iptal kararı
İmar planlarına ve İmar Yasası’na uygunsuzluktan açılan davada Eskişehir 2. İdare Mahkemesi, KYK arazisine yapılan projenin imar planlarına uymadığı gerekçesiyle iptaline karar verdi. Cami için verilen arazinin eğitim faaliyeti için kullanılmak üzere ayrıldığının belirtildiği mahkeme kararında, temyiz yolu açık olmak üzere iptal kararı verildi.
Eskişehir Yenigün