Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Haşim Dikencik “Şehir içine ana arterlere yapılan yağmur suyu drenaj kanalları, sokak aralarına yaygınlaştırılmalı ve ana arterlere bağlanmalıdır” dedi.
İMAR planları hazırlanırken afet verilerinin de göz I önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayan Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Haşim Dikencik, “Şehrin genel yapışma bakıldığında sosyo ekonomik değişimlere bağlı olarak imar planları yenilenmeli ve revize edilmelidir, imar planlarına afet verileri işlenmelidir. Planlar yapılırken su, toprak, hava gibi doğal değerlerin yaşamsal ve kıt kaynaklar olduğu düşünülerek, planlama ve çevre denge ilişkileri kurularak, çevreye duyarlı şekilde oluşturulmalıdır. Deprem-zemin, deprem yapı, afet yerleşim alanları ve kentleşme ilişkileri iyi değerlendirilmelidir. Mekansal planlamaya temel veri sağlamak amacıyla Mikro bölgeleme çalışmaları yapılmalı, Mikro bölgeleme haritaları hazırlanmalıdır.
Bunun temel amacı, deprem ve diğer afetler büyük ölçekli haritalar üzerinde belirlenip bu tehlikeleri önlemek veya hasarları azaltmaktır” diye konuştu.
“DEPREME DAYANIKLI YAPILAŞMA SAĞLANMALI”
Deprem ve afet konularında vatandaşların bilinçlendirilmesi gerektiğini belirten Şehir Plancıları Odası Antalya Şube Başkanı Haşim Dikencik, “İlimizde mevcut eski yapı stoklar gözden geçirilmeli, tespit edilen mevcut riskli yapı stokları acilen denetimden geçirilmeli, çürük binalar yıkılmalı, güçlendirme sağlıklı olmamakla beraber, güçlendirilmesi gereken binalar bir plan ve proje kapsamında güçlendirilmelidir. Bunlar yapılırken kazanılmış haklar ve mülkiyet gözetilmelidir.
Bilhassa zemini sağlam olmayan bölgeler imara açılmamalı, açılan yerlerde çok katlı yapılaşmaya izin verilmemelidir. Depreme güvenli yerleşme ve depreme dayanıldı yapılaşma sağlanmalı, halk bu konularda bilinçlendirilmelidir” şeklinde konuştu.
“KANALLAR YAYGINLAŞTIRILMALI”
Sel ve su taşkınları açısından kentin daha planlı olması gerektiğini dile getiren Dikencik, “Dere yataklarının İslahı, imar ve yerleşim konularında gereken titizlik gösterilmeli, üzeri kapatılan derelerin yollarla kesiştiği yerlerde gerekli kesitler verilmeli, dere ve dere yatakları düzenli şekilde temizlenmeli, dere ve çayların taşkın sahasında kalan kısımlarda yapılaşma engellenmelidir. Şehir içine ana arterlere yapılan yağmur suyu drenaj kanalları, sokak ar alarma yaygınlaştırılmalı ve ana arterlere bağlanmalıdır” dedi.
“PLANLAMALAR UZUN SOLUKLU OLMALI”
Kentin ulaşım ve deprem master planlarının uzun süreli yapılması gerektiğini ifade eden Dikencik, “Şehrin alt ve üst geçitleri bir planlama dahilinde yapılması gerekir. Ulaşım ve deprem master planı tek başına kentin sorunlarını çözmede yeterli değildir.
Şehir içindeki mevcut toplu taşıma güzergahlarını sistemli hale getirilmeli. Yoğun bir göç alan şehirde yaşıyoruz. Yoğun göçlere rağmen bir planlama çalışması yok. Nüfus mutlaka öngörülüp ona göre çalışmaların yapılması gerekiyor. Şehirlerin 50 100 yıl sonraki planlamaları hazırlanmalı” diye konuştu.
Akdeniz’de Yeni Yüzyıl
Bir yanıt bırakın