İnşaat sektöründe nitelikli projeleriyle tanınan Çağdaş Holding 1987’de İstanbul’da başladığı faaliyetlerini 1997’de Bodrum’a taşıdı. Yatırım rotasını Bodrum’a çeviren holding bugün Bodrum’da limandan otele, rezidanstan konuta lüks projelere imza atıyor…
Bodrum’un önde gelen gayrimenkul firmaları arasına giren Çağdaş Holding, turizm, inşaat, beton sanayi, peyzaj, gıda, enerji üretimi, yayıncılık, elektronik ve havacılık sektörlerindeki dokuz şirketi ile faaliyet gösteriyor. Bodrum’un önde gelen şirketleri arasına giren Çağdaş Holding, Bodrum gemi yanaşma limanı, Bodrum’un ilk iş merkezi olan Yüksel Çağlar îş Merkezi, Avenue Iş Merkezi ve konut projelerinin de aralarında yer aldığı 30 farklı projeye imza attı. En son SwissOtel Resort Bodrum Beach projesini 13 Haziran’da hayata geçiren şirket, Bodrum merkezde konumlanan ve gelecek yıl açılması planlanan SwissOtel projesinin inşaatına devam ediyor. Çağdaş Holding CEO’su Çağdaş Çağlar ile projelerini konuştuk…
Projelerinizden ve yatırım planlarınızdan bahseder misiniz?
SwissOtel Resort Bodrum Beach’e yaklaşık 75 milyon Euro’luk yatırım yaptık. 2015 yılında da ikinci otelimiz için yaklaşık 100 milyon Euro’luk yatırım planlıyoruz. Bunun yanı sıra 40 milyon Euro’luk bir yatırımla Bodrum merkezde Şalvarağa Projesi’ne devam ediyoruz. Son olarak da bu yıl Bodrum’un ilk heliportunun inşaatına başladık. Bodrum’un çeşidi bölgelerinde arsalanmız bulunuyor. Bunlan da doğru zamanda ve doğru projelerle hayata geçirmeyi planlıyoruz.
İnşaat sektöründeki hedefiniz nedir?
İnşaat sektöründe, işçilikten kullandığımız teknolojiye kadar en iyisini istiyonız. Bu hedef doğrultusunda da üstümüze düşenin en iyisini yaparak markamızı hep daha yukarılara çıkarmaya çalışıyoruz. Amacımız Bodrum’u sadece Türkiye’nin değil dünyanın sayılı turizm bölgeleri arasında konumlandırmak. Bunun da ancak doğru projeler ve doğru yapılandırmayla gerçekleşeceğine inanıyoruz. Bodrum dışındaki diğer tüm projelerimizde de bu vizyonumuz ön planda olacak.
Siyasi belirsizlikler projelerinize nasıl yansıyor?
Türkiye’deki siyasi belirsizlikler dolaylı da olsa bir psikolojik etki yaratıyor. Fakat Bodrum, Türkiye’nin ve dünyanın iklimiyle, deniziyle, güneşiyle ve sosyal hayatı ile en değerli yerlerinden biri konumunda. Sürecin Bodrum’un ilerleyişini çok fazla etkilediğini düşünmüyoruz. Bodrum, doğru yatırımlar yapıldığı sürece hep çıtasını yukarıya taşıyacaktır.
Bodrum son dönemin en popüler bölgelerinden biri. Orada satış hızı nasıl?
Bodrum’da doğru konumlandırılmış ve tasarlanmış bir proje, kaliteli işçilik ile birleştiğinde mutlaka kolayca alıcı bulabiliyor.
Bodrum’daki proje rekabetini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bodrum’da rekabet her geçen gün artıyor. Bu da bizi çok memnun ediyor. Çünkü iyi inşaat firmaları, uluslararası dünya markalarıyla işbirliği yaparak Bodrum’a yatırılar yapıyorlar. Bu da Bodrum’un nitelikli bir şekilde büyümesinde önemli rol oynuyor. Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ve Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy’un öncülüğünde çalışmaları sürdürülen kongre merkezinin Bodrum’un en önemli ihtiyaçlarından biri olduğuna inanıyoruz. Kongre merkezinin hayata geçmesi, hem farklı bir kideyi Bodrum’a çekecek hem de Bodrum’un turizm sezonunun uzamasına vesile olacaktır.
Son 15 yıl içinde popüler hale gelen site yaşamı beraberinde sosyal alanları da getiriyor. Çocuklu aileler için büyük rahatlık sağlayan bu konseptin rahatlığının yanı sıra ekonomik olarak da bir külfeti var. Sosyal donatılanndan dolayı kimi sitelerde aidatlar aylı kira bedelleri kadar pahalı olabiliyor. İstanbul’da metrekare başına aidat fiyatının diğer illere göre daha yüksek olduğuna dikkat çeken Altın Emlak Genel Müdürü Hakan Erilkun, yüksek aidatların marka projelerde ev satmada dezavantaj oluşturmaya başladığını söylüyor.
Aidatlarda istanbul Avrupa Yakası’nın metrekarede 13,16 lira değer ile ilk sırayı aldığına işaret eden Erilkun, “İkinci sırayı metrekarede 9,44 lira ile Ankara, 7,54 ile Anadolu Yakası ve 4,01 lira ile İzmir takip ediyor. İstanbul Güngören metrekaresi 1,02 lira ile en düşük değere sahipken, Beşiktaş 5,6 lira ile en yüksek aidat ortalamasına sahip ilçeler” diyor. İstanbul’da markalı projelerde en düşük aidatın 300 lira olduğuna dikkat çeken Hakan Erilkun şunlan söylüyor: “Beşiktaş’ta 100 metrekarelik bir evin aidatı 560 lira. Bu rakamlara ısınma masrafları dahil değil. Dünyada konut fiyatı en çok artan ülkeyiz. Bir de aidat probleminin oluşması sektör açısından problem oluşturabilir. Bu sebeple bunun kontrol edilmesi, devletin müdahil olarak, önlem alması gerekiyor.” Avrupa Konutları markası ile öne çıkan Artaş lnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, projelerinde aidat bedellerini ‘site içinden yönetim sistemi’ ile düşük tuttuklarını söylüyor. Sitelerde yönetim şirketi ya da dışarıdan site yöneten şirketlerin kullanılmasının aidatlrı çok yükseltiğine dikkat çeken Çetinsaya, “Site yönetimi için şirket kurmuyoruz, sadece taşeron şirketten güvenlik hizmeti alıyoruz. Şirket kurup yönetilmesi halinde yüzde 35 fiyat yükseliyor. Peyzaj, temizlik, site yönetiminin personelinin hizmeti olduğunda aidatlar düşüyor” diyor.
Ekonomist
Bir yanıt bırakın