Projeye ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuşan Özak-Ziylan-Yenigün İş Ortaklığı Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, dünya standartlarında bir “yeni şehircilik” projesini, Büyükyalı adıyla hayata geçirdiklerini ifade etti.
Cumhuriyet tarihinin en yüksek hasılat paylaşımlı gayrimenkul ihalesi olan “Büyükyalı İstanbul” projesi, Özak GYO, Ziylan Gayrimenkul ve Yenigün İnşaat ortaklığıyla Kazlıçeşme sahil yolunda “yeni bir deniz semti” olarak hayata geçiriliyor.
Akbalık, “insan” ve “iyi yaşam” kavramlarını odağına alan projenin, sakinlerine ve ziyaretçilerine her anlamda “iyi bir yaşam” sunmayı hedeflediğini belirterek, “Büyükyalı’nın konseptini yaya konforu, geleneksel mahalle kültürü, renkli sosyal yaşam, kültürel çeşitlilik, kalite, sürdürülebilirlik gibi değerleri bir araya getiren ve projenin “iyi yaşam” vizyonunu destekleyen ‘yeni şehircilik’ akımı oluşturuyor” dedi.
Çağdaş ve geleneksel mimariyle çevrelenen bir proje olan Büyükyalı’nın ticari, sosyal ve kültürel alanlarıyla her türlü ihtiyacını kendi içinde karşılayabilen bir “deniz semti” olarak tasarlandığını anlatan Akbalık, unutulmaya yüz tutmuş değerlerin, komşuluk ve aile kültürü gibi kavramların yeniden hayat bulacağı, tarih, doğa ve denizle iç içe bir yaşam sunan projenin anafikrini, çevreyle bütünleşik caddeler, meydanlar, sokaklar, parklar ve avluların oluşturduğunu bildirdi.
Akbalık, toplamda 111 dönümlük arazide yükselecek Büyükyalı’nın ilk etabında, 452 ünitenin satışa sunulmasının hedeflendiğini aktardı.
– “Zengin ulaşım olanakları mevcut”
Akbalık, sadece gayrimenkul projesi değil bir değer ürettiklerinin altını çizerek, Büyükyalı’nın bütün ulaşım akslarının merkezinde olduğunu dile getirdi.
Kalitenin ön plana çıktığı proje tasarlanırken rüzgar, güneş, yağmur gibi ekolojik dengeyi de göz önünde bulundurduklarını ifade eden Akbalık, Büyükyalı’nın Tarihi Yarımada’ya en yakın ve en kapsamlı proje olduğunu kaydetti.
Akbalık, “Büyükyalı, bütün ulaşım akslarının çakışma noktasında. İstanbul’un en önemli merkezlerinden. Avrasya Tüneli, Marmaray, diğer raylı sistemler, sahil yolu gibi bütün ulaşım projelerinin buluşma noktasında. Denize yakın projemizi alan sadece gayrimenkul değil zaman tasarrufu da alıyor” dedi.
Buradan Taksim’e, Nişantaşı’na raylı sistemlerle çok hızlı gidilebileceğinin altını çizen Akbalık, Avrasya Tüneli ile de Anadolu Yakası’na geçişin çok kısa sürede sağlanabileceğini bildirdi.
Akbalık, Atatürk Havalimanı’na yakınlığı, deniz, kara ve raylı sistemi bir arada sunmasıyla farklılaşan projenin artık yapılaşma olanağı kalmayan boğaz hattını uzattığını ve İstanbul’a yeni boğazını hediye ettiğini anlattı.
Büyükyalı’nın Atatürk Havalimanı’na 10, Topkapı Sarayı’na 8, E-5 karayoluna 2,5 km, TEM otoyoluna 15 kilometre uzaklıkta olduğu bilgisini veren Akbalık, projenin merkezi lokasyonuyla, Bakırköy ve Yenikapı İDO iskeleleri gibi önemli noktalara direkt bağlantı yolları sunduğunu kaydetti.
“Silüeti bozmayacak şekilde planlandı”
Akbalık, kentin merkezinde, kent karmaşasından uzak ve tüm yaşam birimlerinin birbirine yürüme mesafesinde olacağı bir yaşam sunan Büyükyalı’nın mimarlığını 200’den fazla uluslararası ödülün sahibi İngiliz mimarlık şirketi Chapman Taylor’ın üstlendiğini söyledi.
Tarihi Yarımada’ya komşu projenin bulunduğu lokasyon, çevresindeki ulaşım, altyapı ve yapımı devam eden şehir parkı gibi projelerle kısa sürede bir cazibe merkezi haline geleceğinin öngörüldüğünü anlatan Akbalık, yapıların yüksekliğinin Tarihi Yarımada’nın siluetini bozmayacak doğrultuda, ilgili kararlara uygun olarak planlandığını dile getirdi.
Akbalık, “Şu andaki silüetin öngördüğü koşulların tamamını içinde barındırıyor. Silüetle son derece uyumlu projemiz. Katlar 5 ile 17 arasında değişiyor” diye konuştu.
“4 mahalle, bir semt”
Projede yer alan 4 ana kapının Büyükyalı’daki meydan ve ortak alanlara güvenli bir şekilde giriş çıkışı sağladığını kaydeden Akbalık, bu nedenle projeyi “4 mahalle, 1 semt” olarak tanımladıklarını aktardı. Akbalık, projede semt kültürünün hakim olacağını söyledi.
Akbalık, “Sadece içinde yaşayanlara değil, bulunduğu bölgeye de önemli değerler katacak, çevresiyle bütünleşik bir yerleşim alanı kuruyoruz. Meydanları, kültür merkezi, açık ve kapalı spor alanları, çocuk parkları, kafe ve restoranları, manavı, pastanesi, okulu ve camisi gibi birçok unsuruyla gerçek mahalle kültürünü yaşatacak bir projeyi İstanbul’a kazandırmaktan mutluyuz” ifadelerini kullandı.
Projenin sunduğu semt yaşamı, tarihi dokusu, doğal peyzajı ve özgün mimarisinin yanı sıra bulunduğu bölgenin değer artışı potansiyeliyle de öne çıktığını ifade eden Akbalık, Büyükyalı’nın 15-18 Mart tarihleri arasında Cannes’da düzenlenecek MIPIM Fuarı’nın dikkat çekici projelerinden olacağını söyledi.
2019’da yaşam başlayacak
ÖZAK GYO Genel Müdürü Fatih Keresteci ise projenin ana ulaşım akslarının merkezinde olduğunu belirterek, bunun büyük avantaj getirdiğini ifade etti.
Keresteci, “Projenin inşat çalışmaları başladı. 2019’da projede yaşamın başlamasını öngörüyoruz. İlk aşamada 452 ünitelik bölüm satışa sunulacak. Şu anda planlama aşamasındayız” dedi.
AA
Web: http://www.buyukyali.com/
Haber PR ajansı tarafından şu şekilde servis edildi;
Özak GYO, Ziylan Gayrimenkul ve Yenigün İnşaat, İstanbul Kazlıçeşme sahil yolunda, dünya standartlarında bir “yeni şehircilik” projesini, Büyükyalı adıyla hayata geçiriyor. “İnsan” ve “iyi yaşam” kavramlarını odağına alan, sakinlerine ve ziyaretçilerine her anlamda “iyi bir yaşam” sunmayı hedefleyen Büyükyalı’nın konseptini; yaya konforu, geleneksel mahalle kültürü, renkli sosyal yaşam, kültürel çeşitlilik, kalite, sürdürülebilirlik gibi değerleri bir araya getiren ve projenin “iyi yaşam” vizyonunu destekleyen “yeni şehircilik” akımı oluşturuyor. Büyükyalı’da bu özelliklere, deniz ve ulaşım kolaylığı da ekleniyor.
Çağdaş ve geleneksel mimariyle çevrelenen bir proje olan Büyükyalı; ticari, sosyal ve kültürel alanlarıyla her türlü ihtiyacını kendi içinde karşılayabilen bir “deniz semti” olarak tasarlanıyor. Unutulmaya yüz tutmuş değerlerin, komşuluk ve aile kültürü gibi kavramların yeniden hayat bulacağı, tarih, doğa ve denizle iç içe bir yaşam sunan projenin anafikrini, çevreyle bütünleşik caddeler, meydanlar, sokaklar, parklar ve avlular oluşturuyor.
Projede farklı konsept ve büyüklüklerde konutlar, otel ve otelle birlikte işletilecek markalı rezidans konutlar yer alıyor. Ayrıca, ticari, sanatsal, kültürel ve sosyal tesislerle çocuk alanlarının yer alacağı kiralanabilir sosyal alanlar bulunuyor. Toplam 111 dönümlük arazide yükselecek Büyükyalı’nın ilk etabında, 452 ünitenin satışa sunulması hedefleniyor.
Zengin ulaşım olanaklarıyla dikkat çeken ve “şehirde bir deniz semti” olarak kurgulanan Büyükyalı, deniz shuttle alternatifleriyle, İstanbul’un yoğun trafiğine çözüm üreterek zaman kazandırıyor. Büyükyalı, kentin merkezinde, kent karmaşasından uzak ve tüm yaşam birimlerinin birbirine yürüme mesafesinde olacağı bir yaşam sunuyor. Büyükyalı’nın mimarlığını, 200’den fazla uluslararası ödülün sahibi İngiliz mimarlık şirketi Chapman Taylor üstleniyor.
Tarihi Yarımada’ya komşu olan Büyükyalı’nın; bulunduğu lokasyon, çevresindeki ulaşım, altyapı projeleri ve yapımı devam eden şehir parkı gibi projelerle kısa sürede bir cazibe merkezi haline geleceği öngörülüyor. İnsanı odağına alan Büyükyalı’daki yapıların yüksekliği, Tarihi Yarımada’nın siluetini bozmayacak doğrultuda, silüet kararlarına uygun olarak planlanıyor.
Büyükyalı projesiyle ilgili bilgi veren Özak GYO, Ziylan Gayrimenkul, Yenigün İnşaat Ortaklığı Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, “Büyükyalı için, proje ortakları olarak ortaya koyduğumuz ‘iyi yaşam’ vizyonu doğrultusunda, dünya çapında 14 mimarlık firmasına brif gönderdik ve 6 firmanın finale kaldığı bir yarışma düzenledik. Yarışmanın sonucunda projemizin mimarlığını, 200’den fazla uluslararası ödülün sahibi İngiliz mimarlık şirketi Chapman Taylor üstlendi. Projemizde, dünyada kentsel planlamanın en çok örnek aldığı ‘yeni şehircilik’ anlayışını uyguluyoruz. Bu anlayış, hem güvenli hem de sosyal yaşamla bütünleşik bir konsept sunuyor. Projede yer alan 4 ana kapı, Büyükyalı’daki meydan ve ortak alanlara güvenli bir şekilde giriş çıkışı sağlıyor. Bu nedenle projemizi ‘4 mahalle, 1 semt’ olarak tanımlıyoruz. Sadece içinde yaşayanlara değil, bulunduğu bölgeye de önemli değerler katacak, çevresiyle bütünleşik bir yerleşim alanı kuruyoruz. Meydanları, kültür merkezi, açık ve kapalı spor alanları, çocuk parkları, kafe ve restoranları, manavı, pastanesi, okulu ve camisi gibi birçok unsuruyla gerçek mahalle kültürünü yaşatacak bir projeyi İstanbul’a kazandırmaktan mutluyuz. Büyükyalı ile hayalimiz, sakinlerinin günlük ihtiyaç ve konforu için her türlü imkânı sunan, güvenli ve iyi bir yaşam vaat eden yeni bir semt kültürü ve şehirde yeni bir ‘deniz semti’ yaratmak. Tüm bu özellikleriyle Büyükyalı, kuşaktan kuşağa bırakacağımız bir ‘eser’ niteliğinde olacak.” dedi.
Projenin hazırlık aşamasında, mimarlık ve mühendislik alanında en başarılı isimlerin yer aldığı, 30’un üzerinde müellif ve danışmanla çalıştıklarını belirten Akbalık, “Attığımız her adımda bilimsel çalışmalar bize yol gösterdi. Bölgedeki tüm rüzgar değerlerini, güneşlenme sürelerini, yağış koşullarını analiz ederek, Büyükyalı’yı bölgenin ekolojik yapısına uygun şekilde tasarladık.” dedi.
Konuşmasında, projenin yer aldığı bölge hakkında da bilgi veren Ahmet Akbalık sözlerini şöyle sürdürdü: “Kazlıçeşme sahil şeridi, yeni ulaşım ve altyapı projeleriyle İstanbul’un en değerli bölgeleri arasında yer alıyor. Bütün ulaşım aksının çakıştığı bölge, kentin yeni ve en büyük ulaşım aksı olma özelliğine sahip. Bu özelliği bölgeyi bir cazibe merkezine dönüştürüyor. Büyükyalı, Marmaray ve Avrasya Tüneli bağlantıları, 8 şeritli yeni sahil yolu, Atatürk Havalimanı’na yakınlığı, deniz, kara ve raylı sistemi bir arada sunmasıyla farklılaşıyor. Diğer taraftan Kazlıçeşme, İstanbul’un denizle doğrudan bağlantısı bulunan nadir semtlerinden biri. Artık Boğaz hattında yapılaşma olanakları kalmadığı için, Büyükyalı ile Boğaz hattını uzatıyor ve İstanbul’a yeni Boğazını hediye ediyoruz.”
Sunduğu semt yaşamı, tarihi dokusu, doğal peyzajı ve özgün mimarisinin yanı sıra bulunduğu bölgenin değer artışı potansiyeliyle de öne çıkan Büyükyalı’nın, 15-18 Mart 2016 tarihleri arasında Cannes’da düzenlenecek MIPIM Fuarı’nın dikkat çekici projelerinden biri olacağını belirten Ahmet Akbalık sözlerini şöyle tamamladı: “İstanbul’un zengin dokusundan hareketle tasarlanan Büyükyalı, dünya standartlarında yeni bir yaşam tarzı sunuyor. Projemizin MIPIM Fuarı’nda yoğun ilgi göreceğine, İstanbul’u ve ülkemizi fuarda en prestijli şekilde temsil edeceğine inancımız tam.”
Geçmişte askeriye tarafından tank bakım atölyesi olarak kullanılan ve 100 yıldır kamunun kullanımına kapalı olan arazideki tarihi binalar; kültür-sanat merkezi, sergi alanı, çocuk kulübü, yeme-içme alanı ve moda-sanat atölyesi olarak değerlendiriliyor. Böylece tarihi yapılar yeniden yaşam alanlarına dönüştürülerek, hem Büyükyalı sakinlerinin hem de İstanbulluların kullanımına sunuluyor.
Özel deniz shuttle’ları İstanbul trafiğine çözüm sunuyor
Şehirde bir “deniz semti” olmasının avantajıyla Büyükyalı’da hayata geçirilecek özel deniz shuttle’ları, İstanbul’un yoğun trafiğine takılmadan, özgürce seyahat etme fırsatı sunarak zaman kazandırıyor. Deniz, kara ve raylı sistemin tüm alternatiflerini sunan Büyükyalı, Tarihi Yarımada’nın yanında ve Marmara Denizi’nin kıyısında yer alıyor. Projenin yanıbaşında yer alacak Marmaray durağı ve yapımı devam eden Avrasya Tüneli, Büyükyalı’nın şehrin tüm ulaşım ağına entegre olmasını sağlıyor. Atatürk Havalimanı’na 10 km, Topkapı Sarayı’na 8 km, İstanbul karayolu ulaşımının iki ana arterinden biri olan E-5 karayoluna 2,5 km, TEM otoyoluna ise 15 km uzaklıkta bulunuyor. Büyükyalı, merkezi lokasyonuyla, Bakırköy ve Yenikapı İDO iskeleleri gibi önemli noktalara direkt bağlantı yolları sunuyor.
Büyükyalı adı ve logosu…
Büyükyalı, eski bir sahil semti olan Küçükyalı’nın tam karşısında yer alıyor ve adı da bu esinlenmeden geliyor. Tüm değerleriyle, yepyeni bir deniz semti yaratmayı hedefleyen proje, bu iddiasıyla semt ve mahalle kültürünün tüm renklerini, yeniden yaşamın bir parçası haline getirmeyi amaçlıyor. Projenin logo çalışmalarında da, benzer bir yaklaşımla, “4 mahalle, 1 semt” söyleminden ilham alınıyor. Logo, Büyükyalı’nın baş harfi olan “B”nin, bir merkez etrafında, yatayda ve dikeyde simetrik olarak tekrarlanmasından oluşuyor. Bu görsel yorumlama, projenin kuş bakışı oturma planına, meydan ve yeşil alanlarına, 4 farklı kapısı sayesinde sosyal yaşam ve çevresiyle bütünleşik oluşuna, tarihi değerlerin korunduğu mimari tasarıma vurgu yapıyor.
Ödüllü İngiliz mimarlık şirketi Chapman Taylor imzası…
Projelerinde belli bir mimari stili uygulamak yerine, yaşayan, nefes alan ve çevreye saygılı tasarımlar gerçekleştirmeyi amaçlayan, Büyükyalı’nın mimarı Chapman Taylor, dünyadaki önemli karma projeleriyle tanınıyor. Konut, eğlence, rekreasyon, rezidans ve ofis tasarımlarıyla dikkat çeken şirket, Londra’nın ikonik binalarından Scotland Yard’ın ve İngiltere’de, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Bath şehrindeki ödüllü SouthGate karma projesinin de mimarı. 90 ülkede 2.000’den fazla tasarım üretip 200’den fazla ödül alan firma, 1959 yılında İngiltere’de kuruldu.