Dünya Gazetesi köşe yazarı olan Leyla İlhan bugünkü yazısında Bodrum’da gayrimenkul sektörüne değindi. İşte İlhan’ın o yazısı…
Daha çok üst segment iç turizme hitap eden Bodrum’da ilginç gelişmeler yaşanıyor. Neredeyse sahillerinde arsanın kalmadığı, ev fiyatlarının ise 1 milyon TL’nin üstüne çıktığı Bodrum, son 4-5 yıldan bu yana İstanbul merkezli birçok firmanın lüks villa projelerinin adresi olmaya başlamıştı. Buna ek olarak Bodrum bir başka gelişmeye daha sahne oluyor. Ultra lüks segmentinde yer alan otel markaları da bir bir bölgeye gitmeye başladı. Buna 2014 yılında Mandarin Oriental Bodrum öncülük etmişti. Şimdi bu liste giderek büyüyor. Yakın zamanda NEF Gayrimenkul’de Yalıkavak’ta açacağı Singapur merkezli Banyan Tree ile bölgeye gidiyor. Ayrıca Çağdaş Holding tarafından bölgeye getirilen Swissotel markası da 2015 yılından bu yana Bodrum’da hizmet vermeye başlamıştı. Şimdi Çağdaş Holding Swissotel markasıyla bölgede bir otel daha açacak. Bodrum’a gelecek olan bir diğer marka ise Four Seasons. Markayı İstanbul’a getiren Astay Gayrimenkul, böylece İstanbul dışında ilk otelini Bodrum’da açacak. Four Seasons’ı İstanbul’da Boğaz hattında, Çırağan Sarayı’nın yanıbaşında ve Sultanahmet’teki konumlarıyla biliyoruz. Peki Four Seasons’ın ortakları arasında dünyanın en zengin iş adamı ve aynı zamanda Microsoft’un kurucusu Bill Gates’in de olduğunu biliyor muydunuz?
Bodrum Mikanos ve İbiza olabilir mi?
Dünyanın en lüks otel markalarının sıraya girdiği Bodrum’da, arazi almak da çok önemli. Birleşik Gayrimenkul’ün sahibi Güngör Çepni bölgede proje ve arazi yatırımı yaptığını açıklarken, Doğuş Grubu’nun bölgede arazi yatırımı yaptığı da duyulmuştu. Doğuş Grubu’nun aldığı arazide özellikle kamp yapan futbol kulüplerini hedeflediği bu amaçla içinde 8 futbol sahası ve 3 tane golf tesisinin yer alacağı bir proje yapacağı açıklanmıştı. Bodrum bu gelişmelerle Türkiye’deki gelişmelerden etkilenmeden Yunanistan’daki Mikonos Adası, İspanya’daki İbiza gibi ayrı bir kulvarda yürümeyi hedefliyor. Ancak burada beklenti şu: Sezonun 12 aya uzatılması. Bunun içinde kongre turizmi ve golf alanlarıyla bunun desteklenmesi bekleniyor.
Dronlar Türkiye’de inşaat sektörüne girdi
Dronlar diğer bir deyimle insansız hava araçları hayatımıza bir anda hızlıca girdi. Birçok iş yapış modelini değiştirmesini beklediğimiz bu cihazların en fazla kargo taşımacılığında kendine yer bulmasını beklerken bu kullanım Türkiye’de farklı gerçekleşti. Türkiye’de dronların iş amaçlı kullanımı inşaat sektöründe oldu. İnşaat sektöründe buna öncelik eden firmalardan biri de Nef Gayrimenkul oldu. Nef Yönetim Kurulu Danışmanlığı’na 2 yıl önce geçen Emre Torun ile yaptığımız sohbetten bunu öğrendim. Torun, öncelikle drone kullanmaya bir hobi olarak başlamış. Sonrasında şantiyelerde kontrol için çok fazla zaman harcandığını söyleyerek,“Bir inşaat şantiyesini gezmemiz 2-3 saati alabiliyordu. Şimdi dronları uçurarak bu süreyi çok fazla kısaltabiliyoruz” diyor. Çalışmanın başarılı olmasından sonra her şantiye için bir drone aldıklarını belirten Torun, “Vinçlere monte edilen kamerayla sadece inşaatın belirli bir alanını görürken, şimdi her alanı görme imkanına sahip olduk. Böylece inşaatın yükselme hızını da daha yakından takip edebiliyoruz” diye konuştu.
Leyla İLHAN/Dünya