Ayıplı mal kategorisine ayıplı olarak teslim edilen konut ve işyerleri de giriyor. Peki, ayıplı konut tespit davası nasıl açılır?
Ayıplı konut tespit davası nasıl açılır?
Tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan mallar, ayıplı mal oluyor.
Ayıplı mal kategorisine ayıplı olarak teslim edilen konut ve işyerleri de giriyor. Peki, ayıplı konut tespit davası açılır mı? Ayıplı konut tespit davası nasıl açılır?
Ayıplı malların tespiti halinde, zararın düzeltilmesi veya satıcıdan temin edilmesi için, zarara uğrayan tüketiciler, Tüketici Mahkemelerinde dava açabiliyor.
Ayıplı konut tespit davası..
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9285
KARAR NO : 2011/18580
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : İstanbul 4. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 04/03/2011
NUMARASI : 2010/920-2011/106
DAVACI : Emel Tümkaya vekili avukat Yusuf Ayık
DAVALI : …………. Bankası A.Ş. Vekili avukat ….
Taraflar arasındaki tazminat-Menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı bankadan ana parası 55.000,00 TL geri ödeme tutarı toplamı ise 91.514,30 TL olan kredi kullanarak Şükrü Karayalçın isimli arsa sahibinden 04.12.2009 tarihinde konut satın aldığını, 20.12.2009 tarihinde dava konusu konuta taşındığını, konutun kullanılmaya başlamasından sonra konutta ayıp ve eksikliklerin bulunduğunun belirlendiğini, davacı tarafından keşide edilen ihtarname ile ayıbın giderilmesinin istendiğini, ancak sonuç alınamadığını, dava konusu konutun imar yasasına aykırı iskanı bulunmayan ve iskan alınamayacak durumda olduğu halde bankanın hukuki ayıplı konuta kredi verdiğini, konuttaki ayıpların konutun kullanılmasını engeller hale geldiğini ve kiralık eve taşındığını, konut finansmanı sözleşmesinin 17.maddesine göre davalı bankanın ayıptan müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek ayıplı konutun tapusunun iptali ile satıcıya iadesine, eksik ve ayıplı işlerin giderilmesi için davacının yaptığı masraflar nedeni ile şimdilik 1.000,00 TL nin, konutun kullanılmadığı süre içinde meydana gelen kira kaybı nedeni ile şimdilik 1.000,00 TL nin davalılardan avans faizi ile birlikte müteselsilen tahsilini, toplam geri ödeme tutarı 91.514,30 TL kredinin iptali ile şimdiye kadar ödenmiş ve ödenecek taksit tutarlarına bankaya ödenmiş ekspertiz ücretine mahsuben 5.000,00 TL nin en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini istemiş Mahkemece, davacının davalılar Şükrü Karayalçın ve Yaşar Altun aleyhine açtığı davanın HUMK 46 maddesi uyarınca tefrikine, ayrı esasa kaydına karar verilmiştir.
2011/9285-18580
Davalı Banka; 5582 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki yasanın 10/B maddesinde belirtilen koşulların oluşmadığını, davacıya kullandırılan kredinin bağlı bir kredi olmadığını ve davalı bankanın müteselsil sorumluluğunun bulunmadığını, davacının ipotekli taşınmaza ilişkin davalı bankadan kredi talebinde bulunduğunu, davalı banka tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesinde konutta ayıp tespit edilmediğini, davacının haklı görünmesi halinde davalı bankanın sorumluluğunun kredi miktarı ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, Davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ile davalı banka arasında imzalanan konut finansman kredi sözleşmesi ile davacının teminat sözleşmesi adı altında kredi kullandığı, kredi karşılığında ise davacının satın aldığı dava konusu taşınmaz üzerine ipotek konulduğu anlaşılmakta olup, anılan sözleşmenin 17.maddesinde; kredi veren konut finansmanı kuruluşunun da ayıplı maldan müteselsilen teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ile ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu, teslimin geç veya gereği gibi yapılmaması halinde de sorumlu olacağı belirtilmiş olmakla, mahkemece taraflar arasındaki sözleşme hükümleri incelenmeden davanın husumet noktasında reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, BOZMA nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz talebinin kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 12.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Ayıplı malın iadesi nasıl yapılır?
Işıl Seren KESKİN/Emlaktagundem.com
Bir yanıt bırakın