Ziylan Gayrimenkul’ün, dünya çapında bir projeye imza atarak İstanbul Ataşehir’in kalbinde, 750 milyon TL yatırımla ‘yaşam, eğlence ve gastronomi’ merkezi olarak hayata geçirdiği ve İstanbullular’ın sosyal hayatına yön verecek olan WaterGarden, mayıs sonunda hizmet vermeye başlayacak.
Projenin detaylarını ve eğlence sektöründeki gelişmeleri WaterGarden Genel Müdürü Tolga Alişoğlu, Yeni Yüzyıl gazetesinden Hülya Meral’e anlattı.
Ne kadarlık bir alan söz ettiğiniz?
– Toplam yapımız 150 bin m.2, inşaat alanı 38 bin m2, kiralanabilir alan 50 bin m2. Sadece 100 bin m2’yi insana park, bahçe, havuz, eğlence alanı olarak ayırıyoruz. İçinde ‘mini golf’, ‘extreme park’, ‘çocuk parkı’ da bulunan, çok çeşitli bitkinin ve ağaçların yer aldığı, 15 bin metrekarelik Park ve 5 bin metrekarelik bir havuz kuruyoruz Nostalji Sokağı, organik pazar, çocuk yuvası, gençlere eğlence alanı, 11 salonluk sinema kompleksi, gastronomi okulu gibi alanlar da olacak.
Gastronomiyi de merkeze oturtan bir proje…
– Evet. Türkiye’nin her köşesinden yöreye özgü geleneksel tatların İstanbul’daki ilk adresleri, Anadolu ilk defa yer alacak markalar, en sevilen markaların en özel konseptleriyle restoranlar, bistrolar, kafeler, food court ve lezzet noktaları yer alacak. İnsanların eğlenme, karnını doyurma, kendini bulma gibi fizyolojik ihtiyaçlarını karşılayacağız. Fine dining restoran da olacak simit de satılacak. 10 Tiye de 150 TLye de karnınızı doyurabileceğiniz, insanların birbirini etkilemeden vakit geçirebileceği zone’lar tasarladık.
Cazibe merkeziyiz
Dubai ve Los Angeles’taki eğlence merkezlerinden farkı ne olacak?
– Biz bir alışveriş merkezi değiliz, yaşam merkeziyiz, insanların yaşamlarına dokunmak istiyoruz. WaterGarden dünyada türünün ilk örneği ve yeme içme, eğlence anlamında dünyanın en önemli yatırımlarından biri. Dubai ve Los Angeles’ta benzeri var ama su, ateş ve kreatif animasyonların ve aynı zamanda yeme içmenin olduğu ilk eğlence merkezi burası olacak. Eğlence sektörünün dünyadaki önemli oluşumlarından Uluslararası Eğlence Tesisleri Derneği (1AAPA) insanları eğlendiriyor, Uluslararası Alışveriş Merkezleri Birliği (ICSC) alışveriş ettiriyor. Biz her ikisini birlikte yaptığımız için bir cazibe merkeziyiz.
Eğlenceye 12 trilyon dolar
Dünyada paranın gittiği yer, eğlence ile boş zamanın çakıştığı yer. İstanbul, Londra, Dubai, Hong Kong gibi şehirlerde insanlar metropol hayatı yaşıyor. Dışarıda yemek yiyorlar. 365 gün çeşitli gösteriler sunacak kreatif ekibimizle Hıdrellez’den Yılbaşı’na, Ramazan’dan Sevgililer Güni’ı’ne farklı etkinlikler sunuyor olacağız.
İnsanların kesintisiz 6 saat vakit geçirebileceği ortamı yarattık.
Eğlence sektörü nereye doğru gidiyor?
– Dünyada eğlence sektörü yeme içme dahil 12 trilyon dolarlık bir pazar. Türkiye’de bu rakam 13 milyar dolar ve yakın gelecekte bu oranın 18 milyar dolara çıkması bekleniyor. Hiçbir firmanın tesisi 365 gün boyunca bir insanın gitmesi için uygun değil.
Burada farklı rekabet alanları var. Futbol maçıyla da piknikle de, sergi ve konserle de rekabet var. Rafımızı ne kadar genişletebilirsek tüketiciye o kadar erişebiliyoruz.
Yatırımcı, kiracı, ziyaretçi, Ataşehir bölgesi, Anadolu yakası, İstanbul, Türkiye birer sosyal paydaş. Eğlence sektörü Türkiye’de büyüyecek ama çok doğru ellerde yönetilmesi lazım. Amacımız yaptıklarımızı uluslararası boyuta taşımak.
WaterGarden’ın diğer eğlence merkezlerinden farkı nedir?
– Türkiye, son 15 yıldır muhteşem bir ekonomik performans gösteriyor.
Burası 750 milyonluk bir yatırım. Yaptığımız işle fark yaratmalıyız dedik.
Öncelikle lokasyonumuz çok doğru. 11 salonlu ‘sinema kompleksi’, yerli ve yabancı sanatçıların, grupların, orkestraların sahne alacağı ve açık hava sineması olarak da kullanılabilecek 4000 kişilik etkinlik alanı, ‘tiyatro salonu’, ‘eğlence kulüpleri’, çocuklar ve yetişkinlere hizmet verecek ‘mutfak sanatları okulu’, ‘spor merkezi, ‘bowling salonu’, ‘çocuk oyun alanı’ ve ‘çocuk yuvası’ yer alıyor. İnsanlar Antep’te yediği baklavayı, Sinop’ta yediği pideyi, Beşiktaş çarşıda yediği bir pizzayı da burada bulabilsinler, geleneksel lezzetlerle günlük yaşamdaki lezzetleri bir araya getirelim istedik. 5 bin metrekarelik havuz artılarımızdan. Bu havuz etrafında bir yaşam alanı inşa ediyoruz. Toplumdan her kesimin kendine ait bir şey bulmasını istiyoruz.
Konut ve hazır giyim olmayacak, mahalle manavı, kasabı gibi aile sıcaklığını verecek çarşılarımız olacak.
Nostalji sokağı da var
Bir ‘gastronomi merkezi’ olacak diyebilir miyiz?
– ‘Yaşam ve gastronomi’ merkezi olarak konumlandırdık. Bir anne babanın çocuklarıyla girip eğlenebileceği, bir yetişkinin adrenalin eğlencesinde kendini bulabileceği, eşinizle baş başa yemek yerken çocuklarınızı bir drama atölyesine teslim edebileceğiniz noktalar var. Nostalji Sokağı’nda bizim yetişirken yediğimiz kokoreçten midye tavaya, içli köfteden balık ekmeğe her şey olacak.
İnsanlar eğlenirken karnını doyurabilecek.
Eğlenceyi yöneten kişinin eğlence hayatı nasıl olur?
Her insan gibi temel ihtiyaçlarımdan birisi yemek ve eğlenmek.
Sahiden çok geziyorum. Aile hayatına adapte olmaktan dolayı üç yaşındaki üçüzlerimle evde eğleniyorum. Onlarla birlikte spora, sinemaya, tiyatroya gidiyorum. Beykoz’dan vapura binip karşıya geçiyoruz. Birlikte Kuledibi’nde, Çukurcuma’da gezmek hoşuma gidiyor. Onlara kukla oynatıyorum.
Çocukların dışında da hayatım olduğu için muhakkak kendime zaman ayırıyorum.
Gastronomiye ilginiz nasıl?
İş için de seyahat etsem kendim organize ederim. Gastronomiyle ilgili rehberlerin, yazarların tavsiyeleri dışında Ekşisözlük veTripadvisor’a bakarım. Turistik yerlere değil, oranın lokal insanlarının gittiği yerlere giderim. Esnaf lokantalarını bulurum.
Favori lezzetleriniz?
Meze. İspanya her zaman tapasıyla favorim ama Endülüs tarafı daha iyi. Yemek yediğiniz yer verdiğiniz paranın hakkını alabileceğiniz yer olmalı.
Ayırmadan ayda 15-20 dergi okurum
Spor yapıyor musunuz?
– Sağlık için spor yapıyorum. Spor bir lüks değil. 1999’dan beri yat kaptanlığı belgem var ama aktif olarak pek kullanamıyorum. Çok fazla yürüyüş yapıyorum, bisiklete binmeyi ve kayak yapmayı çok severim.
İyi bir okuyucusunuz aynı zamanda…
– iş kitaplarından kendimle ilgili geliştirmem gereken yerleri okurum. Yerli ve yabancı tüm romanları okurum. Roman insanın hayal dünyasını genişletir. Yaşar Kemal okurken bir salata tarifinden ağzımın sulandığını bilirim, Steinbeck okurken oradaki sahneden duygulandığımı… Kadın, erkek, çocuk diye ayırmadan ayda 15- 20 dergi okurum. Özellikle iş ve ekonomi dergileri ay boyunca insanları besleyebiliyor. Trendleri de dergilerden takip ediyorum. Skylife Business, Derin Ekonomi, Originel, Pepee, Kafa Dergisi vs varana kadar hepsini okurum. Türk illüstratörleri, yayınevlerini takip ediyorum. İnternet sitelerini takip ederim. İyi bir medya okuyucusuyum.
Hedefi 50 bin ziyaretçi
Merkez’e ne kadar ziyaretçi ve ne büyüklükte iş hacmi bekliyorsunuz?
Günlük ortalama 50 bin ziyaretçi bekliyoruz. Senede 15 milyon kişi demek. Genelde AVM’lerin mevsim değişkenliği vardır, biz homojen, 365 güne dağılan ziyaretçi bekliyoruz. Sadece Ataşehir veya Anadolu yakası değil, Avrupa yakasından da tersine akış olacak. Defter değerine baktığınız zaman 7- 8 yılda yatırım dönüşünü alabiliriz. Böyle tesislerin marka değerine bakmak lazım. Tesisimiz marka yatırımına çok açık.
Yeni Yüzyıl