Muallimköy Bilişim Vadisi’ndeki bina yıkımları!

muallimköy bilişim

Kocaeli Gazetesi yazarı M. Tanzer Ünal Muallimköy Bilişim Vadisi’ndeki bina yıkımları hakkında yazdı. Muallimköy Bilişim Vadisi’ndeki binalar rant için mi yıkılıyor? Sevgili okurlarım, geçen hafta cuma günü sizlere çok önemli bir skandalı duyurmuştuk.
Demiştik ki:

Yeni bina yapıp rant elde edebilmek için, 10 yıllık yepyeni binaları yıkıyorlar…

Vahim bir durumdu.

Ülkenin kaynakları kişisel çıkar uğruna yok ediliyordu.

Olayı şöyle anlatmıştım:

“Bugün Bilişim Vadisi’nin yapılmakta olduğu arazide, daha önce Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü vardı.

Şimdiki adıyla Gebze Teknik Üniversitesi…

Haliyle Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü, buraya binalar da inşa ettirmişti.

Yönetim binaları…

Fakülte binaları…

Devasa yapılar…

İki blok yıllardır kullanılıyordu…

Üçüncü blok ise “tahsisat yetersizliği” nden tamamlanamamıştı.

İki yıl önceye kadar bu binalarda ders yapılıyordu.

İki yıl önce binalar boşaltıldı, öğrencilerin tamamı Gebze Teknik Üniversitesi’nin Çayırova Yerleşkesi’ne taşındı.

Şimdi bu binalar yıkılıyor…

Neden yıkılıyor dersiniz?

Nasıl olsa yenisi yapılıyor diye…

Yenilerinin yapılabilmesi için…

Ortaya rant çıkması için…

Sevgisi okurlarım, sizce usulüne uygun yapılmış bir binanın ekonomik ömrü ne kadardır?

Haydi söyleyin!

50 yıl, 60 yıl, 70 yıl mı?

Dün bu konuyu uzmanlarına sordum.

Dediler ki, “Eğer teknolojiye uygun yapılmışsa, iyi malzeme kullanılmışsa, bakımı yapılıyorsa, binaların ömrü en az 100 yıldır.”

Bilişim Vadisi’nin yıkmaya başladığı binalar kaç yaşındadır dersiniz?

Biri 10, diğeri 12 yaşında…

Para yokluğundan tamamlanamayan bina da 11 yıl önce yapılmış.

Yıkılmak üzere olan binalardan biriyle ilgili sizlere ayrıntılı bilgi vereyim.

Binanın toplam inşaat alanı, 21 bin metrekare.

Projenin bir bölümünde 200 bin kilo uzay konstrüksiyon da kullanılmış.

1995 yılının Aralık ayında ihalesi yapılmış, 2005 yılının aralık ayında tamamlanıp teslim edilmiş.

Yani 10 yıl önce…

Binanın o zamanki keşif bedeli ne kadar biliyor musunuz?

Tam 21 milyon 103 bin Dolar!

Bugünkü paramızla, 60 milyon!

Bu para, senin benim param.

Tüyü bitmemiş yetimin hakkı var bu parada.

Diğer yıkılacak binaları da bu hesaba katın, bugün yapmaya kalksanız bu üç binayı 130-140 milyona yapamazsınız.

Yazık değil mi?

Bu memleket, bu millet; 10 yıllık binaları yıkıp yenilerini yapacak kadar zengin mi?

Neyi var bu binaların?

Neden yıkıyorsunuz?

Yeni yeni ihaleler yapabilmek için mi?

O ihaleleri de “adrese teslim” aynı firmaya, yani Haldız İnşaat’a vermek için mi?

Bu ve benzeri rant işlerinin peşini bırakmayacağız.

Bazı kişiler, bu milletin kanını emmeyi kendilerine iş edindilerse, bizim işimiz de gazetecilik yapıp onların bezini pazara çıkarmak!

Bunu kimse unutmasın!”

18 Aralık 2015 tarihli yazımın son bölümü bu cümlelerle bitiyordu.

Yıkılacak binalardan biri “Avrupa” ödüllü

Sevgili okurlarım, birinci sayfadaki o fotoğraflara dikkatle bakın lütfen.

Biri, yıkılmasına karar verilen 10 bin metrekare kapalı alanlı Çevre Mühendisliği binası…

Diğeri, dünyanın en iyi mimarları arasında kabul edilen Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp.

Ahmet Bey, 2012 yılında, yıkılacak o bina ile “kamu hizmet yapıları kategorisi” nde AVRUPA BİRİNCİSİ seçilmişti.

Daha üç yıl önce…

Ve bu binada iki yıl önceye kadar Yüksek Teknoloji Enstitüsü öğrencileri ders yapıyordu.

Bugün Bilişim Vadisi yöneticileri, bu binanın yıkılmasına karar verdi.

Kim bilir, belki sizler bu yazıyı okurken yıkımına başlanmıştır bile!

Peki, yazık değil mi, günah değil mi?

10 yıl önce yapılmış, Avrupa’dan birincilik ödülü almış, sapasağlam bir bina yıkılır mı?

Hangi vicdan kabul eder bunu?

Birisi çıksın da Allah rızası için bir cevap versin!

Bu konuda konuşması gerekenler, “üç maymunları” oynuyorlar.

Görmüyorlar…

Duymuyorlar…

Bu nedenle de konuşmuyorlar…

Çünkü bu binaların yıkılmasına karar verenler, onlar!

Nasıl konuşacaklar?

Ne diyecekler?

“Biz 10 yıllık yepyeni binaları yıkmaya paşa gönlümüz böyle istediği için karar verdik” mi diyecekler?

Dünyanın neresinde görülmüştür 10 yıllık binaların yıkıldığı?

Bir Avrupa ülkesinde böyle bir karar alamazsınız.

Hukuk izin vermez buna.

Kamuoyu izin vermez.

Vicdanlar izin vermez.

Vatan hainliği ile eşdeğerdir böyle bir karar!

“Ben böyle istedim” diyemezsin!

Sürüm sürüm süründürürler adamı!

Yıllarca yargıdan kendini kurtaramazsın!

Vatandaşın yüzüne bakamaz hale gelirsin!

Çünkü binaları yıkarak heba ettiğin para, “babanın parası” değil, vatandaşın ödediği vergilerle toplanan paradır.

Tüyü bitmemiş yetimin hakkı vardır o parada.

Bilişim Vadisi’nde yıkılacak üç binayı bugün yaptırmaya kalksan, 130-140 milyon liraya yaptıramazsın.

Hangi mantıkla, hangi vicdanla yıkıyorsunuz bu binaları?

Yıkıp, yenilerini yapmak için mi?

Bu yeni binaların yapım işini kime vereceksiniz?

Yine Haldız İnşaat’a mı?

İşiniz gücünüz Haldız İnşaat’a para kazandırmak mı?

Haldız İnşaat’ın gizli ortakları kimler?

Şunu unutmayalım!

“İzzeti ihaleler” yaparak…

“İzzeti ikbal” sahibi olunmaz!

Gün gelir bu yapılanların hesabı sorulur.

Bugün hesap sorulamıyorsa, hiçbir zaman hesap sorulmayacak anlamı taşımaz!

M. Tanzer Ünal/ Kocaeli Gazetesi