Nuhoğlu İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı ve Fikirtepe Platformu Başkanı Ali Nuhoğlu ile bu haftanın en önemli gündem maddelerinden olan 64. Hükümet ve Rusya ile ilgili son gelişmeleri konuştuk.
– Önümüzde şu an önemli bir gündem var. Rusya meselesi. Medvedev ve Putin tarafından Türk işadamlarının oradaki pazarı kaybedeceği yönünde açıklama var. Son gelişmeler iş dünyası açısından ne anlam taşıyor?
Tabii talihsiz bir olay. Ekonomilerimiz o kadar birbirine entegre olmuş ki. Birbirlerini vurdukları zaman bile kimin başarılı olduğu kriterini ortaya çıkarmak çok zor. Yani bakıyorsunuz Rusya’nın en büyük bankacılık grubu burada bir bankanın sahibi. Enerjide çok ciddi müttefik olunan noktalar var. Enerji koridorlarında ortak hareket etmeniz gereken hadiseler var. Ekonomide, tekstilde, sanayide her alanda işbirliğimiz söz konusu ve bu rakamlar çok ciddi rakamlara tekabül ediyor. Rusya’yla bizim şöyle bir yakınlığımız da var. Bir aile bağları da oluşmuş durumda. Ruslar geliyor artık Akdeniz’de yaşıyor. Türkler de iş olarak, turistik olarak bu bölgeyi çok iyi değerlendiriyorlar. Bu kadar birbirimize yakınlaştığımız bir dönemde, böyle bir talihsiz olayın yaşanması iyi olmadı. Ama ülkelerin liderleri, belli bir dönem sonra bunu mutlaka telafi edeceklerdir diye düşünüyorum. Kaldı ki orada Türkmenler de çok ciddi darbe aldı. Türkiye’nin de onuru çok rencide edildi. Ortada sadece Türkiye’yi Rusya’yı tehdit eden değil tüm dünyayı tehdit eden bir tehlike olduğunu göz ardı etmememiz lazım. Kimse gücünü böyle bir şey üzerine yöneltmemeli. Bölgedeki tüm güçlerin çağ dışı düşünce ve anlayışa karşı birleşmesi gerekiyor. Zaten ancak birleşirlerse alt edebilirler.
– Peki 3. Dünya Savaşı çıktı diyebiliyor musunuz? Papa’nın böyle bir açıklaması olmuştu.
Böyle bir şeyi düşünmek bile istemiyorum. Dünyada yaşanan ekonomik entegrasyondan dolayı böyle bir şeyin olma ihtimalini de görmüyoruz. Nedeni şu; 1900’lerin başları ulusal devletlerin ortaya çıktığı bir dönemdi. Aslında artık ulusal devlet diye bir şey kalmadı. Baktığınız zaman sınırlar açılmış, ekonomiler birleşmiş, uluslararası şirketlere baktığınız zaman tam bir entegrasyon içinde.
YENİ ANAYASA
– Ruslar’la çok iç içe geçmiş bağlarımız var. Bir de çok fazla konut alan insanlardan bahsediyoruz. Hem Akdeniz ve Ege hem de Bağdat Caddesi’nde. Bu yaşanan konut sektörünü sekteye uğratır mı, bir etkilenme bekliyor musunuz?
Kısa vadeli etkileri olabilir ama uzun vadede olacağını düşünmüyorum. Artık dünyada barış kaçınılmaz. Barış aslında bir boyutta herkesin ortak çıkarlarına hitap eden bir anlayış. Bu sağduyu bu ülkelerin hepsinde var. Artık çok boyutlu olaylar olduğunda eskisi gibi ekonomiyi direkt etkilemiyor. Hem borsada hem dolarda hem yatırım gruplarında çok enteresan yükseliş-düşüş olduğunu düşündüğümüzde bir gün sonra piyasa kendisini toparlayabiliyor. Türkiye’de tabii hem yatırım hem yaşam boyutunda düşününce çok ciddi bir nüfus mevcut ve bunların çoğu artık burada yerleşik durumda. Onun böyle küçük bir hadiseyle beraber negatif bir noktaya sürüklenmesini beklemek söz konusu olamaz.
– Yeni kabineden ekonomik olarak ne bekliyorsunuz?
Aslında benim gördüğüm kadarıyla var olan siyasal iktidarın tecrübeli yapısıyla yenilenme esaslı yapısı arasında ortak konsensüsle oluşmuş bir yapı gibi görünüyor. Tabii büyük bir beklenti var. Yani bir kere kesinlikle 1980 döneminden kalma eskimiş, milletin isteklerine cevap vermeyen Anayasa’nın değişmesi gerekiyor. İlk işaretler uzlaşmacı bir mantık içerisinde bunu hayata geçirecekler gibi görünüyor. Aslında şu an bir şey söylemek için çok erken ama toplumda çok ciddi icraat esaslı bir beklenti var. Farklı seslerin çıkmadığı ortak hareket edecek bir görüntü mevcut. Her şeyden önce halkın desteğini almış durumdalar. Bunun bir şekilde hem ekonomiye, hem yönetime hem de Türkiye’deki değişime yansıması gerekiyor. Benim ilk andaki izlenimim bu yapının bu işi yapabileceği noktasında. Güç var, beklenti büyük ve vaatlerin de çok kısa bir sürede hayata geçirilmesi söz konusu. Ayrıca Çevre ve Şehircilik gibi çok önemli bir bakanlıkta meslekten gelen değerli bir hanımefendinin görevlendirilmesi de ülke açısından çok çok önemli.
– Bu hükümetle beraber kentsel dönüşüm çok hızlı başladı. 2012’de biraz yavaşlamıştı. Yeni hükümetle beraber beklentileriniz nelerdir?
Artık hükümet kuruldu. Fikirtepe’de biliyorsunuz çok büyük bir kentsel dönüşüm yaşanıyor şu anda. Dönüşüm yüzde 40 civarında alanlardaki anlaşmaların bitmesi, oradaki inşaatın başlamasıyla beraber hız kazanmış durumda. Bu dönüşümün bitmesi açısından 2018’i tarih olarak veriyorum. Bakanlığımızla, Büyükşehir Belediyesiyle ve ilgili kurumlarla çok koordineli bir çalışmayla başarıyla sona erdirilebilir.
Gençlerle geçirdiğim zamana çok önem veriyorum
Nuhoğlu, sohbetimizde hem iş yaşamına, hem de özel hayatına dair bilinmeyenlerini anlattı. 30 yıla yakın iş yaşamıyla başarılı bir ivme izleyen Nuhoğlu, Karadenizli bir aileden geliyor. Eşi ve 3 çocuğuyla mutlu bir aile yaşamına da sahip olan Ali Nuhoğlu, bir işadamının çalışmaları dışında kendine zaman ayırması ve sosyalleşmesinin istek değil gereklilik olduğuna inanıyor. 53 yaşındaki Nuhoğlu, genç kalmasının sırrını da gerçekleştirdiği yeni projelerin ona kattığı heyecana bağlıyor. Nuhoğlu, şunları anlattı: “Bana göre insanın en fazla mutlu olduğu yer çocukluğu ve gençliği. Bunu yaşımız olgunlaştığında daha iyi anlıyoruz. Bunları özlediğimizden dolayı ben özellikle gençlerle geçirdiğim zamana çok önem veriyorum.”
Star