İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kahyaoğlu, son dönemde gerileyen ihracat rakamları ile ilgili açıklamalar yaptı. Türkiye’de görüntü siyaseti yapıldığını anlatan Kahyaoğlu, “Tüm siyasiler yapıyor bunu. Artık iş dünyasından Meclis’e gidenlerin sayısı da azaldı. Bakın parti listelerine hep doktor, avukat, mimar… İş dünyası sorununu nasıl çözecek” dedi.
Kendi sektörlerinde ihracatın düştüğünü ifade eden Kahyaoğlu, buna bağlı olarak firmaların işçi çıkarmaya başladığını belirtti. Kahyaoğlu, şunları söyledi: “Bir firmamız 120 kişi çalıştırıyor. 100 kişi çıkarmak zorundayız diyor. Bir diğer firma 500 kişi çalıştırıyor. Çoğunu çıkarmak zorundayım diyor o da… Millet seçimi bekliyor. Seçimden sonra işsizlik patlayacak. Çünkü iş yok. İhracat yok. Firmalar nasıl ödeyecek maaşı, sigortayı? Nasıl çözeceğiz bu işi? Çözüm yok. Şu sıralar dert anlatacağımız kimse yok.
Türkiye’de ihracat yapmak için üretim, üretim yapmak için de tesis lazım. 2023 hedefi bitti. Düne kadar mücadele ediyorduk. 500 milyar dolar olacak diyorduk. Ama artık görünüyor. Dereden akan su belli, çevireceği değirmen belli. Su gelmiyor ki değirmen dönsün. Nasıl yakalayacaksın 500 milyar doları? Çünkü yatırım yapılmadı, fabrika yapılmadı, üretecek yerler yapılmadı.”
Genelge sorun oluşturuyor
Madenciliğe 2012 yılında getirilen genelgenin sektörü sıkıntıya soktuğunu ifade eden Kahyaoğlu, bu konu ile ilgili yetkililerle defalarca konuşmalarına rağmen sonuç alamadıklarını dile getirdi. Kahyaoğlu, “İhracat düşüyor yine dinletemiyoruz. Hem ihracatı çoğalt diyorsunuz, hem engel koyuyorsunuz. Nasıl artıracağız biz ihracatı. Tamam dünya piyasası da kötü anlıyorum ama o zaman bizim kapatmamız lazım. Zamanla tedbir alınmadığı gibi, piyasa açıkken de destek göremedik aksine hep engellemelerle karşılaştık” diye konuştu.
Parasal teşvik istemediklerinin altını çizen Kahyaoğlu, engellerin kaldırılmasının kendileri için yeterli olacağını söyledi. Madenciliği Türkiye’de gelecek olarak kabul ettiğini belirten Kahyaoğlu, “Türkiye’nin her yerinde maden var. Gelecek yüzyıl dünya maden yılı olacak. Madenden başka bir çözüm yok. O zaman buna göre yatırım yapacaksın. Türkiye şunu yapıyor: Seçim zamanlarında madenciye ocak izni verilmez. Durdurulur. Niye? Köylüler oy vermez diye. İzinler durdurulur. Böyle bir sektör olur mu?
Sen bu sektörü doğrularıyla yanlışlarıyla masaya yatır. Sektörü iyice bir incele, hakikâten de doğruları yanlışları ayıklayarak sektöre bir yön ver” şeklinde konuştu.
Çin pazarı daraldı
Sektörlerinin en büyük pazarının Çin olduğunu kaydeden Kahyaoğlu, Çin’de büyük daralma yaşadıklarını ifade etti. Çin’de yolsuzlukla mücadele için inşaat sektörünün durdurulduğunu aktaran Kahyaoğlu, bunun da kendilerini etkilediğini söyledi. Kahyaoğlu, “İhracat iyi değil. En çok etkileyen Çin oldu. Sektörün yüzde 80’i Çin’e çalışıyor. Hem madende hem mermerde ihracat sürekli düşüyor. Çin’de inşaat durgun. 2016 sonuna kadar da bekleyin dediler. Büyük yatırım yapmayın. Bu bizi çok fazla etkiliyor. İhracatta bir ülkeye bağlıyız” ifadelerini kullandı.
Kahyaoğlu, ihracattaki daralmayı aşmak için sektörlerinde en çok ithalat yapan 20 ülkeyi belirlediklerini kaydetti.
‘Ağaç katili değiliz’
Kendi sektörlerine ağaç katili dendiğini, ancak bunun doğru olmadığını ifade eden Kahyaoğlu, “Ben ağaç katili değilim. Sektörüm de değil. Şimdi bir projemiz var. 2016 yılında 1 milyon metrekare ağaçlandırma yapacağız. Bin 400 tane ocağın içinde ve çevresinde. Orman İşletmeleri’ne bir sürü para ödüyoruz. Ağacı başka yerlere dikiyorlar. Benden aldığı parayla benim ocağıma, benim çevreme ağaç diksin ki ben de bak benim paramla ağaç dikiliyor diyebileyim” dedi.
Dünya
Bir yanıt bırakın