29 Mayıs’ta açılan Ziraat Katılım, 5 ayda 1.7 milyar TL’lik bilanço büyüklüğüne ulaştı. 950 milyon TL fon toplayan, 1 milyar TL’ye yakın kredi veren banka, şimdiden 1 yıllık hedeflerine yaklaştı.
Beş ay önce kurulan Ziraat Katılım, kısa sürede büyük bir performans gösterdi. SABAH’a konuşan Genel Müdür Osman Arslan, bankanın geldiği yeri ve hedeflerini anlattı.
Şube sayısı nereye geldi?
29 Mayıs’ta faaliyete başladık. Bu yılı 20, 2016’yı 50, 2017’yi 100, 2018’i 170 ve 2023’ü 500 şube ile tamamlamak istiyoruz. Şu ana kadar 6’sı İstanbul, 3’ü Ankara, 2’si Konya, birer de Bursa, Gaziantep, Diyarbakır, Çorum ve Aksaray’da olmak üzere toplam 16 şubeyi faaliyete geçirdik. Çalışan sayımız 410’a ulaştı. Bu yıl sonuna kadar Adana, Kayseri, Ankara’da bir, İstanbul’da (2) şube daha açacağız. 2016 sonunda 50 şube ile birlikte ülkemizin GSYİH’nın yüzde 80’inin temsil edildiği bölgeyi kapsamış olacağız.
Toplanan fonlar ve kredi büyüklüğü nedir?
Hesap açtırmaya gelen müşterilerimizin yüzde 70’inin geleneksel bankalardan geldiğini görüyoruz. Bugün (dün) itibarıyla toplanan fonlar (mevduat) 950 milyon TL’ye ulaştı. Gayri nakdi ve nakdi fon hacmimiz ise yaklaşık 1 milyar TL’ye çıktı. Bu büyüklüğün 200 milyon TL’si gayri nakdi fon kullandırımından oluşuyor. Sektörel dağılıma bakıldığında inşaat, demir-çelik, gıda-tarım, tekstil, hizmet, madencilik ve ticaret sektörleri ön plana çıkıyor. Bilanço büyüklüğünde ise 1.7 milyar TL’ye ulaştık. Bu büyüklükle şimdiden Türkiye bankacılık sisteminde 13 bankanın önüne geçtik. İlk yıl için hedefimiz bilanço büyüklüğünde 2.5 milyar TL’ye ulaşmaktı bu hedefe doğru yaklaşıyoruz. 2018’de bilanço büyüklüğümüzün 30 milyar TL’ye yükseleceğini öngörüyoruz. Yani orta ölçekli banka büyüklüğüne 2018 sonunda ulaşmış olacağız.
Katılım bankacılığı hacminden ne kadarlık bir pay almayı hedefliyorsunuz?
Katılım bankacılığı sektörünün 2025 yılı hedefi, Türkiye Katılım Bankacılığı Strateji Belgesi’nde de belirtildiği üzere, 300 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşmaktır. Biz bu rakamın yüzde 20’lik kısmına sahip olmayı istiyoruz. Katılım bankacılığı sektörüne son giren biz olduk. Dünyada bir bankanın kuruluşu ortalama 18 ay olmasına karşın oldukça tempolu bir çalışmayla katılım bankamızın kuruluşunu 6 ay gibi kısa bir sürede gerçekleştirdik. Bugüne kadar da hedeflerimize uygun olarak ilerliyoruz. Sağlıklı bir kuruluş gerçekleştirdik. Bundan sonra altyapımızı ve dağıtım kanallarımızı güçlendirmek suretiyle piyasadaki etkinliğimizi ve payımızı artıracağız. İstikrarlı, ihtiyatlı ve sağlıklı büyümeden taviz vermeyeceğiz.
Ziraat’in marka değerinin size etkisi oldu mu?
Ziraat Finans Grubu’nun gücünü arkamızda hissediyoruz. Ziraat’in getirdiği marka bilinirliği ile bize duyulan güven çok üst düzeyde. Müşterilerimizle iş yapma noktasında bu güveni sonuna kadar hissediyoruz. Bir katılım bankasıyla henüz tanışmamış müşterilerden bizimle çalışmak isteyenler oluyor ve bu durum bizi mutlu ediyor.
Kamu işin içine girince diğer katılım bankalarında bir endişe oluştu mu?
Mevcut katılım bankalarının pastasından pay almadan sektöre katkı sağlayacağımız için rekabetin bozulacağı endişesi taşıdıklarını hissetmedik. Bilakis sektör temsilcilerinin kamunun katılım sektörüne dahil olmasını desteklediklerini kendi beyanlarından takip ediyoruz.
Kredi değerlendirme ve sonuçlandırma süreciniz nasıl işliyor?
Tüm bilgilerin tam olması kaydı ile kurumsal firmalarda 2 hafta, bireysel müşterilerimizde ise aynı gün içinde finansman taleplerini sonuçlandırmaya çalışıyoruz.
VAR OLANI TEKRAR ETMEYECEĞİZ
Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, Ziraat Finans Grubu’nun leasing, elementer sigorta, bireysel emeklilik-hayat, aracılık hizmetleri ve yatırım bankacılığı, portföy yönetimi ile teknoloji alanlarındaki iştiraklerine ‘katılım bankacılığı’nı da ekleyerek, finansal hizmetler zincirini geliştirdiğini belirtti.
PASTA YI BÜYÜTECEĞİZ
Aydın, Ziraat Katılım’ın sınırlı olan katılım bankacılığı pazarından pay almaya değil, o pastayı büyütmeye geldiğini söyledi. Aydın, “Var olanı tekrar etmeye değil, yeni iş modeli önerisiyle geldi. Başlangıçta kurumsal ağırlıklı olarak belirlenmiş olan stratejisini zaman içinde farklılaştırarak ilerleyecek. Ürün ve hizmet çeşitliliği ile katılım bankacılığına olan talebin artırılmasını hedefliyoruz. Uluslararası katılım bankacılığıyla olan entegrasyonun geliştirilmesi, bu piyasalara olan erişimimizin artırılması diğer stratejik hedeflerimiz arasında” dedi. Aydın, katılım bankacılığının, finansal sektörün yaygınlaşmasına, ürün zenginliği kazanmasına, derinleşmesine, daha çok kişinin finansal hizmetlerden yararlanmasına katkı sağlayacağını düşündüklerini kaydetti. Aydın, şöyle konuştu: “Katılım bankacılığını, sadece ‘faize hassasiyet’i olan kesimin bir talebi olarak değil finansal ürün ve hizmet çeşitliğiyle derinliğinin artırılması olarak tanımlıyoruz. Bu çeşitlilik, hem konvansiyonel hem de katılım bankacılığının gelişmesine karşılıklı olarak hizmet edecek. Dünyada katılım bankacılığının payı giderek artıyor. Yaşanmakta olan küresel kriz, risksermaye ilişkisinin doğru kurulması gibi konularda konvansiyonel bankacılığın katılım bankacılığından alacağı dersler olduğunu gösteriyor.”
2016’NIN İKİNCİ YARISINDA SUKUK İHRACI PLANLIYORUZ
Sukuk ihracı düşünüyor musunuz?
Nisan ayında daha faaliyete başlamadan tanıtım amaçlı bir road show gerçekleştirdik. Körfez ve Uzakdoğu’nun önde gelen 30 yatırımcısını ziyaret ettik. Bu, aslında bizim için olası bir sukuk ihracında muhtemel yatırımcılarla tanışma toplantısı oldu. Çok olumlu görüşmeler gerçekleştirdik. 2016’nın ikinci yarısında koşullar uygun olursa dolar cinsinden sukuk ihracı planlıyoruz.
Tekafül şirketi kuracak mısınız?
Şu anda Ziraat Sigorta’nın içerisinde bir altyapı oluşturuldu. İleride belli bir müşteri hacmi ve büyüklüğü oluştuktan sonra buradaki potansiyeli değerlendirmek adına katılım bankasının tekafül şirketinin olmasını da amaçlıyoruz.
TARIMSAL PROJE FİNANSMANI
Yeni ürünler hazırladınız mı?
Proje finansmanında etkin bir katılım bankası olmak istiyoruz. Tarım sektörünü de kapsayacak şekilde bütün sektörlerde proje finansmanında yer alacağız. Esasında katılım bankacılığında kâr-zarar ortaklığına dayanan, dünyada çokça uygulanan ama daha henüz Türkiye’de tam potansiyele erişememiş ürünlerle fark oluşturmayı da hedefliyoruz. Yatırım ortaklığı modeline dayalı ürünler geliştireceğiz. Bireysel tarafta da ürün yelpazesini genişletme hedefindeyiz. Küçük yatırımcıya da kira sertifikaları ve farklı sermaye piyasası enstrümanlarıyla yatırım imkânları sunmayı planlıyoruz. Her kesimden müşterimiz olmasını önemsiyoruz.
Katılım bankacılığı nasıl büyür?
Katılım bankacılığı ‘reel’ ekonomi ile birlikte üretimin desteklenmesi temelleri üzerinde inşaa edilen bir sistem. Daha korunaklı ve aşırı fiyat dalgalanmalarına daha dayanıklı. Biz, uzun vadede kâr-zarar ortaklığına dayalı olarak reel sektörle paylaşarak birlikte büyüyen bir katılım bankası olmayı hedefliyoruz.
PAYLAŞMAK KATILIMIN DOĞASINDA VAR
Reklamlarda kullandığınız marka vaadi nereden doğdu?
Bildiğiniz üzere bankamızın marka vaadi ‘Paylaştıkça Daha Fazlası’. Paylaşmak, katılım bankacılığının doğasında var. Katılım bankacılığındaki sistem kâr ve zarar paylaşımı üzerine kurulmuştur. Biz de banka olarak sunduğumuz ürün ve hizmetlerle müşterilerimizle daha fazlasını paylaşmak üzere yola çıktık. Son dönemde televizyonda gördüğünüz reklamlarınızda da bu değerlere vurgu yapıyoruz. Toplumun her kesiminden de konuda çok olumlu geri dönüşler alıyoruz.
Sabah
Bir yanıt bırakın